Gönderi

Yıkılmış, acı çeken insan kimi zaman çektiği sıkıntının anlaşılmaması ya da şiddetinden kuşku duyulması yüzünden bir dram yaşar. Ve bedene gizlenmiş ve bakışlardan kaçan bir işkencenin samimiyetini kanıtlayabilecek hiçbir şey yoktur. İnsan çok şiddetli ağrılar çektiğini söyler ama bunları kendisi gibi hisseden ya da paylaşan başka birinin olamayacağını da önceden bilir."Ağnlan ve acılarımı anlatabilirim, bir başkası da yapabilir bunu ya da yapabildiğimizi söyleriz ama bunları tam anlamıyla ve doğru bir biçimde ve hangi kesinlik düzeyiyle yansıtabildiğimiz nasıl doğrulanabilecektir" diyor Wittgenstein. Ve devam ediyor: "N. 'nin acı çektiğini bilebilirim hiç kuşkusuz ama ne kadar acı çektiğini bilemem. Onun kesinlikle bildiği bir şey bu acı ama dış belirtileri, bütünüyle özel bu durum hakkında bir şey ifade etmiyorlar bana." Sözcükler dağılır ve bedenin içe kapanmalarındaki işkencelerine rağmen kaçıcı bir gerçekliği adlandırırlar. Başkasının acısının şiddetini anlayabilmek için başkası olmak gerekir.
Sayfa 36
·
1 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.