Gönderi

HAKLI ÖFKE "Öteki yanağını dönmek, yani adaletsizlik ya da kötü muamele karşısında sessiz kalmak, çok hassas bir şekilde değerlendirilmelidir. Pasif direnişi Gandhi'nin kitlelere öğrettiği gibi politik bir araç olarak kullanmak bir şeydir; ailede, toplumda ya da dünyadaki çürümüş ya da adil olmayan bir iktidar gibi çekilmez bir durum karşısında kadınların hayatta kalabilmeleri için seslerini çıkarmamaya özendirilmesi ya da zorlanması ise tamamen başka bir şey. Bu durumda, kadınlar vahşi doğallarından koparılırlar, suskunlukları da huzuru değil, zarar görme tehlikesine karşı ördükleri büyük savunmayı gösterir. Sadece o kadının suskunluğuna bakarak, bunun hayatı her zamanki haliyle onayladığı anlamına geldiğini düşünmek ise tümüyle yanlıştır. Gökleri sarsan bir öfkeyi serbest bırakmanın zorunlu hale geldiği anlar vardır. Sahip olunan bütün ateş gücünü serbest bırakmanın da zamanı gelir-gerçi böylesi anlar nadirdir, ama varlıklarından şüphe duyulmamalıdır. Bu, ciddi bir saldırıya yanıt olmalıdır; saldırı ise çok büyük ve ruha ya da tine karşı gerçekleştirilmiş olmalıdır. Öncelikle, değişime yönelik diğer makul yolların hepsi kullanılmalıdır. Bunlar başarısız olursa, doğru zamanı seçmemiz gerekir. Öfkenin tam anlamıyla ortaya çıkmasına uygun olan zamanlar vardır. Kadınlar, aşağıdaki masaldaki adam gibi, içgüdüsel benliğe dikkat ettiklerinde, bunun zamanını bilirler. Sezgisel olarak bilir ve hareket ederler. Doğru olan da budur. Yağmur kadar doğru olan."
Sayfa 396
·
6 görüntüleme
Brdl