Gönderi

Hayat bazen uzun, bazen kısa, bir dönem oluyor işte; yorgun, vazgeçmiş,korkak, güvensiz, hatta hesaplı zamanı insanın. öyle birşey çıkıyor ki karşına, bunlarla doluyor bütün benliğin.unutturuyor benliğini sana.o kadar unutuyorsun ki kendini, gün gelip ''ne olur beni düşün'' diye bir istek fırlayınca beyninden.kendinden utanıp ne yapıyorsun ''nasıl bu kadar bencil oluyorum?'' diye. sonra düşününce anlıyorsun.seni sen düşünmemişsin ki.bu yüzden muhtaçsın birinin seni düşünmesine. ''ben hep seni düşündüm. o yüzden bu hale düştüm. sende ne olur beni düşün.. aklımın ortasındasın.bende aklının kenarında olayım'' demenin kısacası ''ne olur beni düşün'' demek. sen kendini kendin düşün.bırak başkalarını düşünmeyi.bırak başkalarının seni düşünme ihtimallerini.sen kendin kendini düşünemezsen kimse seni düşünmez. eğer kendinden çok başkalarını düşünürsen.ilk o düşündüklerin unutur seni.vefasızlıklarından değil.sen onlara kendinden fazla önem verdiğin için, onlarda ''bana bu kadar kıymet veren birinden daha kıymetsiz olamam demekki ben kıymetliyim'' diye düşünür ve bunu düşünen seni düşünemez. bencilliğin bir ölçüsü var ve o ölçünün üzeri etrafınıza zarar verir, altıda kişinin kendine zarar verir.bencilliği unutursan sonunda kendini düşünmemekten bir de bakarsın kimse seni düşünmez ve ''ne olur beni düşün'' demeye başlarsın. o yüzden doğal bir istek bu.benliğini kaybetmeyecek kadar bencil olmak gerek. ''beni unut'' derken benliğini kaybetmiştir insan. ama ne olur beni düşün dediği an geri kazanır. kimse kimseye bu kadarcık bencilliği çok görmesin ve aklının bir köşesinde küçük bir yer ayırsın. asıl önemlisi kimse aklında, kendine bile yer ayıramayacak kadar başkasını düşünmesin.
·
6 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.