Gönderi

204 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Amak-ı Hayal
İnsan daima ölmekten korkar, oysa hayatını bu kadar kıymetli yapanın ölmek olduğunun bir türlü farkına varamaz. Ölmek nedir, yok olmak mı yoksa? Belki ölüm bir yanılsamadır kör gözlerin gördüğü, oysa gerçek gözler ölümü beklemez, onlar yok olmayı bekler. Çünkü var olmak için yok olmak gerekir. Amak-ı Hayal yani Hayalin Derinlikleri adlı eser, Filibeli Ahmet Hilmi'nin kaleme aldığı Tasavvuf edebiyatının önemli eserlerinden biridir. Ama bence onu Tasavvuf edebiyatına dahil etmek bu muazzam esere haksızlık olur. Çünkü içerisinde ne kadar İslami bir mistik hava olsa da başka inanışlardan da söz edilmektedir. Raci isimli ana karakterimiz hayatın anlamın arıyor. Nereden geliyoruz, Nereye gidiyoruz, özellikle nereye gidiyoruz sorusuna yanıt aramaktadır. İkinci daha mühim gibi gözüküyor çünkü bir defa gelmişiz ama nereye gitmek için geldik. Bir gün öleceğiz diyoruz, peki ya sonra? Karakterimiz, tanıştığı Aynalı Baba'nın neyinden çıkan musikiyle hayallere dalar ve bu sorunun cevabını hayallerin derinliklerinde arar. Her inanışla ilgili rüyalar görür ve sahneler değişir, karakterler değişir ama amaç değişmez... İnsan kendini o kadar büyük bir varlık olarak görür ki, öyle bir nefse kapılır ki asla evrende küçücük bir hiç olduğunun farkına varmaz. Evren insanın zihninin tahayyül bile edemeyeceği bir ebediyete sahipken, bu sonsuzluk içinde kalan insanın her şeyi bilmesine rağmen kendi küçüklüğünü bilememesi çok tuhaf... Bu soruların peşine düşen gören gözler deli oluyor, bunları umursamayan küçük dünyanın teranesine takılmış kör gözler ise akıllı oluyor. Bu dünyada çok akıllı var efendim, asıl bizim deliye ihtiyacımız var. Hadi kitabı okuyup deli olun, olun ki tımarhanede Aynalı Baba'nın musikisinde huzur bulalım...
A’mâk-ı Hayal
A’mâk-ı HayalFilibeli Ahmed Hilmi · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202116,9bin okunma
·
20 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.