Ancak hayrete, hayranlığa ayıracak fazla zamanı yoktu Martin'in. Tüm zihnini işe veriyordu. Eli ve kafası durmadan çalışan zeki bir makine, mevcudiyeti o zekânın varlığına armağan olmuş bir insandı. Kâinata ve onun büyük meselelerine ayıracak yer kalmamıştı beyninde. Zihninin tüm o geniş, ferah koridorları kapanmış, sıkıca mühürlenmişti.
Sayfa 170