Gönderi
144 syf.
·
Not rated
Kibele Kurtar Bizi
Bican Veysel Yıldız bir Edebiyat Öğretmeni, aynı zamanda bir halk ozanı. Halk Edebiyatı, şiir, biyografi, güldeste, dil öğretimi ve eğitim planlanması alanlarında kitapları yayımlanmış. Aynı zamanda amatör fotoğraf sergileri açmış, yerinde saymayan bir öğretmen. Onu özel kılan ve unutturmayacak olan ise şiirlerinin yanında Anadolu'daki okullarda kurduğu altmışa yakın kitaplık ve kütüphane. Bir dil mirasçısı olan şair, dil öğtetiminin temelinin aileden geldiğini ve ebeveynlere düşen görevi kitabın ön sözünde şöyle vurguluyor: "Siz okuyup yazabilen anneler, neden çocuklarınıza sözlük kullanmayı ve günlük hayatta daha çok kelime ile konuşmayı öğretmiyorsunuz?"
Bu kitabı burada daha önce hiç okuyan olmasa da elimdeki kitap 6. Baskıdır. Kitaplığımda yıllardır uykudayken bir an okuma isteği duydum. Bazı kitaplara tam zamanında dokunuyoruz galiba çünkü eğer daha önce okusaydım olduğu gibi kabul ederdim ama şimdi "hayır" diyorum, Annelik bu değil.
Güldeste'de Bican Veysel Yıldız'ın şiiri yanında ülkemizden, Azerbaycan'dan, Kırım'dan, onlarca ozanın şiiri bulunmakta. Kendisinin şiirlerini muhacirlik ve Anadolu kadının ezilmişliği noktasında dikkate değer buldum, dil diğer şiirlerde de olduğu gibi son derece sade. Genel olarak vezinsiz şiirlerden oluşsa da kitap, vezinli şiirler de bulunmakta.
Gelelim öze; Bican Yıldız ve diğer ozanlar anneliği son derece kutsallaştıran, sevgi dolu şiirler yazmışlar, güzel. Ama bakılan pencere yalnız doğurganlık, çocuğun büyütülmesi ve İslami bakış açısı. Ben bunu yetersiz buluyorum üzgünüm, kadına sadece böyle bakmayalım ve Anadolu kadınını bir bakıcılığa indirgemeyelim. Şiirlerde ananın çocuğa öğrettikleri o kadar sınırlı ki, sevgi ve fedakârlık sınırsız olsa da anne -kadın bu değil. Burası Ana'dolu ve bu eseri okurken aklımda hep Gülgör Dilmen' min, Ben Anadolu'su vardı. (Hala okumadınız mı?) Çünkü benim baktığım pencere bu, bu toprakların kadınlarını tanımadan Anadolu'yu anlayamazsınız. Halk ozanlarının özellikle İslami pencereden kutsallaştırdığı annelik makamını saygıyla karşılıyorum ancak anne olamayan kadınların, bu dünyaya kocaman bilim, sanat ve edebiyat mirası bırakan kadınların kutsallığını yok saymış olmaları büyük eksiklik. Bu çalışmada önsözde kadın öğretmenlerin doğurmadıkları halde annelik edişi 'yiğitleştiriliyor', Türk Diline sahip çıkmak için annelere büyük görev düştüğü, öğretmenlik mesleğinin annelikle başlayışı...
Yıldız'ın üretkenliğini, kurduğu kütüphaneleri saygıyla karşılarken şiir penceresini ve düşünce alemini biraz daha genişletmesini diliyorum. çünkü biz Kibele'nin topraklarındayız ve bu toprakların kadınlarınıın artık doğurmasının ve yemek yapmasının kutsanmasının değil zincirlerinden kurtulmasının sağlanması gerekiyor.
··
105 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.