Gönderi

127 syf.
8/10 puan verdi
·
Read in 6 days
"İnsanlar arasındaki eşitsizliğin kökeni nedir, ve doğal yasa tarafından aklanır mı?" sorusuna cevaben yazılan essay. İlk bakışta ismi gereği tümüyle politik bir eser olduğu sanılabilir ancak aksine üstünde durduğu kısım pek bu değildir, daha temele dönerek ailenin ve toplumun oluşumunu konu alır. Toplum öncesinde yerleşimin, ailenin, mülkiyetin, yargının olmadığı zamanlarda eşitsizlik de yoktu. İnsanın başka birine zarar vermemesinin tek sebebi empati ve acıma duygusuydu, suç işleyen kişinin tek yargıcı yine kişinin kendisiydi. Ancak uygar toplumlar ve yargı sistemleri oluşunca zarar vermemenin sebebi yasalar oldu, peki bu yasalar herkese eşit mi işliyordu? Yaptığı yolsuzluklarla orduyu sıkıntıya sokan dolandırıcı bir erzak sözleşmecisi ona astırma gözdağı veren mareşalına hiç korkmadan “Bu gözdağı beni ilgilendirmez ve size büyük bir rahatlıkla elinde yüz bin lirası olan birini asmayacaklarını söylerim.” der ve dediği gibi de olur. Doğada ise insanların birbiriyle ve diğer tüm hayvanlarla aralarında herhangi bir eşitsizlik veya üstünlük yoktur, hatta öyle ki insanı diğer hayvanlardan ve yabanıl ortamlarda yaşamını sürdüren insanlardan ayıran tek şey kendi kurduğu medeniyettir. İstemeden öyle ya da böyle ormana bırakılmış ve orada başka hayvanlar tarafından büyütüldüğü ortaya çıkan insanlar duygusal, fiziksel ve davranış olarak "medeni" insanlardan apayrıdır. İki ayağının üstünde durmayı becerememesi, konuşamaması, alet icat edemiyor ve kullanamıyor olması bir tek sebebe dayalıdır: öğretilmemiş olmak. Eğer bir insana bunları öğretmezseniz diğer hayvanlardan farkı kalmıyor, başka bir hayvana bunları öğretecek olursanız ise insanların ondan bir üstünlüğü kalmıyor. Çünkü özünde uygarlık dediğimiz sistemi yaşamdan çıkartırsak insanlar ve tüm diğer hayvanlar doğada denktir ve denk haklara sahiptir. Ne yazık ki insan hayvanlar aleminde kendi hariç her şeyi aşağılar, hatta kimi zaman hiç görmediği yerlerde yaşayan insanları bile genelleme ve aşağılama arzusundadır, bununla birlikte başkalarına göstermediği eşitlik erdeminin kendisine gösterilmesini bekler. Uygarlığın ve mülkiyetin son bulmasını problemin çözümü olarak gören Rousseau bunun artık mümkün olamayacağının, doğaya dönüş yapılamayacağının bilincinde olduğunu da not ediyor. Yeşil anarşizm akımına da ilham olmuş olabilecek bu eserin doğayla ilgili kısımları etkileyici; kim bilir belki Charles Darwin de bu kitabı okumuştur :)
Eşitsizliğin Kökeni
Eşitsizliğin KökeniJean-Jacques Rousseau · İdea Yayınları · 20111,417 okunma
·
8 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.