Gönderi

464 syf.
10/10 puan verdi
Herkese merhaba. Öncelikle kitap hakkında kısa bir bilgi vereceğim. Romanın yazarı olan Edith Eger baştan sona kendi yaşadıklarını anlatmakta, kendi duygularını bir bir dile getirmektedir. Dolayısıyla kitap aslında gerçek bir yaşam öyküsüdür. Okuduğum ilk sayfalarda yazarın üslubu beni biraz zorlamış olsa da ilerledikçe bu duruma alıştım ve sonrasında fark edilmez bir hale geldi. Kitabın sonuna geldiğimde birçok şey düşünerek sadece "Ne çok acı var" diyebildim. Baştan sona birçok kez gözlerimi dolduran ve kimi zaman kendimi tutamayarak yazarıyla birlikte ağladığım anlar oldu. Sahiden insanlar bu kadar acımasız olabiliyor? Küçücük bir bebeğe bile düşmanca yaklaşarak işkence yapabiliyor mu? Her satırında sorguladım bunu. Bir insan nasıl bu kadar vahşi, acımasız olabilir? Kişinin dili, dili ne olursa olsun özünde herkes gibi bir "insan" değil midir? Koskoca dünyada birbirimize bu kadar acı vermemize sebep olan tek şey açgözlülük. Biraz da üstün olma gayesi. Belki bir nebze(!) de cahillik... Her türlü çıkmazın içinden çıkılabileceğini herkese göstermeye çalışan ve ömrünü buna adayan Edith'e bir teşekkürü ve hatta tebriği kendime borç bilirim. Ne yaşarsa yaşasın pes etmedi. Düştü, yine kalktı. Yaralandı, iyileşmeyi bildi. Ağlattılar, gülmeyi en baştan öğrendi. Onunla birlikte onun ömrüne şahit olurken birçok şey öğrendim evet. Ama bunların en önemlileri: - Geçmiş taşıdığımız en ağır bavuldur. Geleceğe giderken yanımda sadece hayallerim ve umutlarım olmalı. - Bir gün çocuğum olursa ona ilk öğreteceğim şey bütün insanlığın eşit olduğu ve kimseye zarar veremeyeceği olacak. Ona ilk aşılayacağım bilgi vicdanın her şeyden üstün olduğu olacak. Sizlerin de okuduktan sonra aynı şekilde düşüneceğinize eminim.
Elleri Olmayan Kız
Elleri Olmayan KızEdith Eger · Pay Kitap · 2020264 okunma
·
22 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.