Gönderi

204 syf.
·
Not rated
·
Read in 7 days
Alper Canıgüz’ün bu kitabında da yer yer o kadar çok güldüm ki gülünecek bir şey yok muydu ne diye güldüm ben de bilmiyorum açıkcası saçmalığa bak diyerek güldüm her defasında Biraz toparlanmam gereken şu son zamanlarımda Tatlı Rüyalar da Gizliajans da bana iyi geldi ve bir nebze de olsa kafamı dağıtmama yardımcı oldular. Öncelikle sözlerime başlamadan önce Şeytan Bey’e selamlarımı iletiyorum... Kemerlerinizi bağlayın Tesla’dan, Prens Charles’a Süpermen’den Küçük Prens’e doğru bir yolculuğa çıkıyorsunuz. Ana karakterimiz Musa, her girdiği yeni mekanda kendisinin söylemiyle delilerle karşılaşıyor ve sonra bu delilerle bir şekilde kaynaşıyor. Birgün kendini bizim meşhur gizliajansta metin yazarı olarak çalışırken buluyor ve hayatının aşkı Sanem’le karşılaşıyor derken garip olaylar da peşi sıra hayatına hücum ediyor. Kitabın yarısına kadar bu olaylar bana ‘diğer sayfada ne olacak acaba’ tarzında müthiş bir merak uyandırmadı. Yanlış anlaşılmasın dili gayet akıcıydı. Olacakları merak ediyordum ama bu merak nereye bağlanacak Allah aşkına bu hikaye şeklindeki bir endişeye dönüşüyordu. Bekleyiş endişeli de olsa bir bekleyiş olduğu için kitap kendisini bırakmanızı engelliyor. Hikaye ilgimi çekmedi diye düşünürken beklenmedik bir şeyler oldu hadi yaa dedim sonra onun da beklenmediği oldu nasıl ya dedim derken derken bu hale geldik... Musa’nin sevgisi bana hep gelip geçici geliyordu. Hikayeye kapılıp onu da pek gerçekçi bulmamıştım açıkcası. Özür dilerim Musa asıl hikaye senin aşkınmış... Müberra abla bir çay koy da içelim Musa ve Küçük Prens ile birlikte yıldızlara bakacağız.
Gizliajans
GizliajansAlper Canıgüz · İletişim Yayınları · 20135.1k okunma
·
24 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.