Gönderi

328 syf.
·
Not rated
Bir ruhun hikayesi... Bir ruhun duygularla şekillenmesi... Bir ruhun binlerce ruha ayna olması... İnsan bedeni bir ayna ile karşılaşıncaya kadar kendinden çok karşıdan bakan gözlere aittir. Bu yüzden kendisi için değil, insan başkasına kendini beğendirme gayreti ile yaşar. Ta ki kendinde var olan güzelliği çevrenin de onayı ile keşfedene kadar. Dorian son derece saf ve yakışıklı biridir. Görenin tekrar dönüp baktığı. Aynı zamanda ruhunun bir taraflarında onunla başlamamış öğrenilmiş şiddetinde hapsedilmiş bir yanıyla yaşamaktadır. Lord Henry ve Basil hayatının dönüm noktasında ona eşlik ederler. Basil tüm yeteneğini göstererek var olan güzelliği aks ettirirken, Henry görünen güzelliğin geçici olduğuna ve hayatta yaşanması mümkün olan tek şeyin içinde bulunan “an” olduğuna değinerek hazzın mutluluktan ve ahlaktan önce geldiğini söyler. İki farklı görüşle en yakın arkadaşlığı böyle bir kesişimle başalar. Dorian artık kendisini keşfetmiştir. Bastırdığı her duyguya açık kapılar bırakmış her anı yaşamaya başlamıştır. Ve evet, Ahlak, Korku, Şiddet, Cinsellik, Eşcinsellik, Cinayet, Günah... diye hiçbir kavram kalmaz. Sadece an’da olmak ve an’dan haz almak vardır. Hedoizmin genç bir bedenden yıllara yayılımı... Beden ne kadar genç olursa olsun yaşanan her anı ruhu nasıl etkiler tüm çıplaklığı ile anlatılır. Kuralsızlığın insan doğasına aykırı olan durumu yansıtılır. Bazen göremediklerimizdir gerçekler. Çünkü gerçeğin de hakikatin de iki yüzü vardır. Dorian bir portreden ruhuna bakarken hepimiz kendimizi biliyoruz. O kendini bir yerde saklıyordu biz kendimizi nerde, ne zamana kadar saklarız. Hepimizden bir parça var. Ve okurken iyi ki kurallar var diyorsunuz. İyi ki bir düzen var. Dış görünüşün hayatımızdaki yeri önemlidir. Dışına bakmadığımızın içini merak etmeyiz. Peki insanlık tarihi boyunca var olan bu düşünceye insanın doğasını anlamış çok iyi iki yazar ne diyor. “Bir kadını sırf güzelliği için sevmek mümkün mü? Bu bir heykeli sevmek gibi bir şey olmaz mı?” diye sorar Tolstoy. Victor Hugo’da onu şöyle destekler: “Sadece bendeleri, şekilleri ve görüntüleri sevenlere ne yazık. Ölüm her şeyi yok edecek; ruhları sevmeyi deneyin.” Oscar wilde kitapla ilgili sık sık şunları söylemiştir; “lord henry dünyanın ben sandığı kişidir. Basil halward ben olduğumu sandığım kişidir. Dorian ise benim olmak istediğim kişidir” Çağının çok ilerisinde olan ve hala bile o çağa gelmediğimiz kitap her kitap severin kütüphanesinde olmayı sonuna kadar hak ediyor. Keyifli okumalar!
Dorian Gray’in Portresi
Dorian Gray’in PortresiOscar Wilde · Koridor Yayıncılık · 201873.8k okunma
·
25 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.