Yoldan Savulun UleynEce Ayhan.. İlkokul yıllarındayken kulağıma çalınan birkaç şairden biriydi. İşitir işitmez;
"Vay bee demek kadın şairler de varmış." dediydim.
(Sevgili Femen, öyle bel bel bakma hemen)
Eminim bu yanılgıda yalnız değildim, Vesselam..
Ece; katmerli manasıyla "ağabey" demekmiş. Bu ismin bir de leziz hikayesi vardı fakat pek anımsayamıyorum. Mühim olan zaten anahtar kavramı aşikar etmiş olmamızdı.
Ece Ayhan, ismiyle yarım-yamalak müsemma olmuş bir kimsedir. Fakat bu yamalak mevki yalnızca imladan mütevellit. Zira Ece Ayhan bir ağabey değil "abi"dir.
Bakın şimdi abiler
Bu adamın ikinci yeni şairlerinin öncülerinden oluşu, biliyorum ki hiçbirinizi bağlamaz. Teorik evraklardan usanıp, belediye başkanlığını ve kaymakamlığı terk etmiş bir şairi, vesikalarla imbikten geçirmek, Ece abiye hakaret bile sayılabilir.
Bakın şimdi abiler
Bu şiirleri okumazdan evvel, "yort savul" diye bağırmak ayba kaçar. Ece abinin şiirlerini okurken bana yansıyan intiba "umursuzca dizilmiş mısra cümbüşü" olabilirdi. Fakat bohçalamayı pek seven bir kalem var elinde. Yakışıklı bir mısra ile her an sendelemeye namzettir. "Çünkü her şair kambur bir ailedendir."
Bakın şimdi abiler
Aşk örgütlenmektir, bir düşünün abiler. Zira Ece ve Ayhan ne kadar unisex ise; bu sokakta "abi" kelimesi bir hitap ve aynı nispette unisextir abiler.
Geleneği sürdürelim abiler.
Perdeyi biz değil, şairin en sevimli gelen şiiri kapatsın.
MOR KÜLHANİ
1.Şiirimiz karadır abiler
Kendi kendine çalan bir davul zurna
Sesini duyunca kendi kendine güreşmeye başlayan
Taşınır mal helalarında kara kamunun
Şeye dar pantolonlu kostak delikanlıların şiiridir
Aşk örgütlenmektir bir düşünün abiler
2.Şiirimiz her işi yapar abiler
Valde Atik'te Eski Şair Çıkmazı'nda oturur
Saçları bir sözle örülür bir sözle çözülür
Kötü caddeye düşmüş bir tazenin yakın mezarlıkta
Saatlerini çıkarmış yedi dala gerilmesinin şiiridir
Dirim kısa ölüm uzundur cehennette herhal abiler
3.Şiirimiz gül kurutur abiler
Dönüşmeye başlamış Beşiktaşlı kuşçu bir babanın
Taşınmaz kum taşır mavnalarla Karabiga'ya kaçan
Gamze şeyli pek hoş benli son oğlunu
Suriye hamamında sabuna boğmasının şiiridir
Oğullar oğulluktan sessizce çekilmesini bilmelidir abiler
4.Şiirimiz erkek emzirir abiler
İlerde kim bilir göz okullarına gitmek ister
Yanık karamelalar satar aşağısı kesik kör bir çocuğun
Kinleri henüz tüfek biçimini bulamamış olmakla
Tabanlarına tükürerek atış yapmasının şiiridir
Böylesi haftalık resimler görür ve bacaklanır abiler
5.Şiirimiz mor külhanidir abiler
Topağacından aparthanlarda odası bulunamaz
Yarısı silinmiş bir ejderhanın düzüşüm üzre eylemde
Kiralık bir kentin giriş kapılarına kara kireçle
Şairlerin ümüğüne çökerken işaretlenmesinin şiiridir.
Ayıptır söylemesi vakitsiz Üsküdarlıyız abiler
6.Şiirimiz kentten içeridir abiler
Takvimler değiştirilirken bir gün yitirilir
Bir kent ölümünün denizine kayar dragomanlarıyla
Düzayak çivit badanalı bir kent nasıl kurulur abiler?