Her şeyden önce üreten beyin olmak için ille icat yapmanız
gerekmiyor. TV izlemeyi bırakabilir bunun yerine kitap okumaya
zaman ayırabilirsiniz. Kendinizi geliştirecek kurs ya da eğitim
programlarına kayıt olabilir, yabancı dil öğrenmeyi öncelikli hale
getirebilirsiniz. Hiçbirini yapamıyorsanız en azından günlük tutup
yazma alışkanlığı edinebilirsiniz. Günlük tutmak, hem kısa hem
de uzun vadede kendinizi daha iyi tanımanıza yardım edeceği gibi
çevrenizdeki olay ve kişileri de daha iyi analiz etmenizi sağlar ve
daha pek çok açıdan oldukça geliştirici bir eylemdir.
3
Clostridium diff icile bakterisi antibiyotiklere karşı direnç kazandığı ve sadece ABD’de
her yıl 14.000 kişinin ishalden ölmesine yol açtığı için doktorlar sağlıklı bağırsak
bakterilerinin sayısını artırıp zararlı bakteriye üstünlük sağlamaları için dışkı nakli yapıyor.
İşlem gayet basit. Doktorlar sağlıklı bir bağışçıdan aldıkları dışkıyı tuzlu su ya da süt ile
sulandırıyor, sonra burundan takılan bir tüp ya da kolonoskop yardımıyla hastanın ince
bağırsağına veriyor. Nakil operasyonlarının 300’den fazla insanı iyileştirdiği söylense de,
ilk kontrollü deneyle ilgili bilgiler bu yılın başında yayınlandı. Sonuçlar mı? Hiçbir tekrar
olmadan iyileşenlerin sayısı, diğer tedavi yöntemlerine göre iki kat fazla.
24
Spor salonunda insanlar vücut
ağırlıklarının her kilogramı başına
aşağı yukarı iki watt güç harcıyor,
yani kıpırdamadan duran bir fi lden
biraz daha fazla. Fakat doğada öyle
hızlı metabolizmalar var ki en iyi
atletlerimize bile parmak ısırtıyor.
24
1920’lerde, insülini pankreastan ayıran
araştırmacılar, sadece güvenilir ilaç fi rmaları
üretebilsin diye patentini almışlardı. Daha
sonra lisansını Toronto Üniversitesi’ne 1 dolar
karşılığında sattılar.
26
Organovo’nun
San Diego’daki
merkezinde
mühendisler ilaç
testi için insan
dokusu basıyor.
35
ABD’deki organ
nakil listesindeki
hastaların tahmi-
nen %80’i böbrek
bekliyor. Biyobaskı
ürünü böbrekler
henüz işlevsel
değil, ancak do-
kuyu yetiştirmek
için hastanın
kendi hücrelerini
kullanmak, ileride
doktorların her
hastaya uygun
doku bulmasını
sağlayacak.
38
O L U M L U B A K M A K
HAYATINIZI UZATIR MI?
Belki, ama şu ana kadar kanıtlanamadı.
90
TÜ M İ N S A N L A R
H A P Ş I R I R K E N
A Y N I S E S İ M İ
ÇIKARIYOR?
Aslında
hapşırmak,
vücudun alarm mekanizması
sayesinde oluşan bir durum. Havayla
birlikte soluduğumuz tozlar veya
zararlı moleküller nedeniyle burun
mukozası uyarılıyor, akciğerlerdeki
hava burun ve ağızdan çok yüksek
bir hızla dışarı atılıyor. Bu hız saatte
ortalama 160 kilometre olarak
ölçülmüş. Ayrıca uyuma esnasında
bu mekanizmanın da kapalı olması
nedeniyle insanların hapşırmaları
mümkün olmuyor. Bir diğer şaşırtıcı
durum da, insanların %35’inin ani
ve kuvvetli ışığa maruz kaldıklarında
hapşırıyor olmaları.
Peki, hepimiz hapşırırken aynı
sesi mi çıkarıyoruz? Kesinlikle hayır.
İşitme engelliler hapşırırken hiç ses
çıkarmıyorlar. Lisan farklılıkları da
hapşırık sesini değiştiren etkenlerden
biri. Örneğin Türkler “hapşuu”,
İngilizler “aççuu”, Fransızlar
“aççum”, Japonlar “hakaşun”, Çinliler
“haçi” Filipinliler “haçing”, Hintliler
ise “açi” sesini çıkarıyorlar.
90
A Y A K L A R I M I Z I N E D E N
ÜŞÜTÜYORUZ?
KISA YANIT Vücudumuzdaki kan iç organlarda
yoğunlaşmaya başladığı için.
Beynimizin ve iç organlarımızın fonksiyonlarını yitirme-
den çalışabilmeleri için ortalama 37 santigrat derece
vücut ısısında korunmaları gerekiyor. Uzun süre soğuğa maruz kaldığımızda
tenimize yakın bölümlerdeki kan akışı azalıp, iç organları koruma altına
almak için orada yoğunlaşmaya başlıyor. Bu mekanizmayı yöneten, RAP1A
adlı bir protein. RAP1A, biyolojik mekanizmamızda ikinci en önemli haberci
olan “siklik adenozin monofostat” (cAMP) tarafından harekete geçiriliyor.
cAMP, hücre içi sinyal aktarımında işlev gören bir haberci. Örneğin hücre
zarından geçemeyen maddeleri içeri aktarıyor. Bu haberleşme ve etkilenme
sürecinin devamında kan öncelikle el ve ayaklardan çekilmeye başlıyor. Yani
ayakları üşütmemiz, tenimizden kanın çekilmesi nedeniyle yaşadığımız bir
durum. Bazı insanların diğerlerine oranla dağa fazla üşütmesinin nedeni ise
beslenmelerinde yeterince yağ asidi almıyor olmaları. Omega-3 bunların en
önemlisi.
91
SU TAM OLARAK KAÇ DERECEDE DAHA YOĞUN OLUYOR?
4 santigrat
derecede.
93
A S L A N L A R S Ü R Ü H A L İ N D E
A V L A N I R K E N K A P L A N L A RİN Y A L N I Z
AVLANMASININ SEBEBİ NEDİR?
Çevresel
etkenler ve
dayanıklılık farkı
94
RADYASYON NEDEN BU KADAR TEHLİKELİ?
Hücrelerde
mutasyona sebep
olduğu için.
94
NEDEN DENİZ SUYUNU İÇEMİYORUZ?
Böbreklerimiz belirli
bir tuz oranına
göre uyarlanmış
olduğundan.
96