Saatleri Ayarlama Enstisüsü hangi açıdan ele alırsanız alın dolu dolu bir roman. Konusu bambaşka etkiliyor, edebiyatı bambaşka etkiliyor. Yazın başladığım zaman yeteri vakti ayıramadığım için bırakmak zorunda kalmıştım. Daha rahat bir zaman diliminde okudum ve iyi ki böyle yapmışım. Hakkında daha fazla araştırma yapma imkanım oldu. Ayrıca içinde anlamına bilemediğim kelimelere baka baka daha rahat okuyabildim . Kitabımızın konusunu aslında tek bir cümleyle veremeyiz. Adında da belirtildiği gibi bir enstitü kuruluyor. Bunun arka plan hikayesi var, kurulması ve devamı var. Tabii bunların hepsini Tanpınar dönem eleştirisi ile birleştirmiş ve ortaya çok lezzetli bir roman çıkmış. Okuduğunuz cümlelerden çok fazlası var. Bunları benim açıklamam zor çünkü bende birçoğunu okurken fark ettim. :) Hakkında makaleler yazılmış bir kitap olması da araştırmamı kolaylaştırdı. Kitabımızda ana karakterimiz Hayri İrdal. Saatlerin ana konumuz olmasını sağlayan adam. Küçükken Nuri Efendi adındaki bir saatçinin yanında çalışması ile hayattaki tutkusunu keşfediyor. Ancak Hayri İrdal’dan daha çok psikolojik yönleriyle bahsetmeliyiz bana kalırsa. İçine kapanık, kendini ifade edemeyen, hayatının yönünü bulamayan, kimseye etki edemeyen bir hayat. Belli bir hayat istiyor ve hatta ihtiyacı da var ama hep yan karakter olarak kalıyor. Kendisinde o çaba yok. Bir savaşı var ama sonucu ne kadar tatmin edici bilemedim. Kitabımızın bir diğer ana karakteri Halit Ayarcı. Enstitümüzün kurucusu ve her şeyin var olmasının sebebi, Hayri Bey’in büyük velinimeti. Yine psikolojik ve karakteristik özelliklerine bakacak olursak Hayri İrdal’ın tam tersi biri olduğunu söyleyebiliriz. Kendinden son derece emin bir adam Ayarcı. Yaptığı işlerin olmaması gibi bir durum söz konusu dahi değil. O bir yola başlıyor ve o yol aydınlanıyor. İnsanları sözleri ile öyle bir etkiliyor ki aksi düşünülmüyor. Gerçi Hayri İrdal aksini düşünebilen tek kişi kitap boyunca ama dediğim gibi etkisiz eleman olduğu için hep ortada kalıyor sözleri. İki zıt karakterin oluşturduğu bir kurum Saatleri Ayarlama Enstitüsü. O kadar büyük bir kurum ki yurt dışında taklitleri açılıyor. Ülkede herkes onlardan bahsediyor. Açılışlar, partiler, davetler… Ancak bu kurum ne yapıyor? İşte orası tam belli değil. Yani evet tam olarak saatleri ayarlıyorlar. Değişik saatler yapıyorlar. Saat ve saat… Ancak tam olarak bu kadar büyük olmaları, neden böyle bir kuruma ihtiyaç duyulduğu belli değil. Yine Batı’nın yanlış bir yorumlanması denebilir aslında. Türk toplumunun yazıldığı dönemde mükemmel bir eleştirisi Saatleri Ayarlama Enstitüsü. Kitap kesinlikle benim anlattığımdan çok çok daha fazlası. Benim bahsettiğim kısım yüzde bir bile değildir. Gerçekten edebiyatımızda iyi ki var olmuş dediğim bir eser daha. Okuyunca karşınıza çok güzel kapılar açılacak ve umarım herkes okur. :) Herkese keyifli okumalar dilerim.

Saatleri Ayarlama EnstitüsüAhmet Hamdi Tanpınar · Dergah Yayınları · 202342bin okunma

·

1 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Kübra uğurlu