Gönderi
Öncelikle 60 sayfalık bir efsaneyle karşı karşıya olduğunuzu bilin okumaya başlamadan. Çocuk kitapları her zaman aslında yetişkinler için yazılmış gibi gelir bana. Ağaç Diken Adam da tam böyle bir kitap. Çok kısa, yarım saatte bitiyor ama mesaj çok değerli. Yeğenimin tavsiyesiyle okudum ve ben de öğrencilerime tavsiye edeceğim kesinlikle.
Anlatıcı, Alp dağlarının eteklerinde çıktığı bir gezintide, tek başına yaşayan(tek başına ama sanki hayat normal seyrinde devam ediyormuş gibi yaşayan) bir çobanla karşılaşır. Elzeard Bouffier, çobanın ta kendisi yani, ilginç bir karakter. Anlatıcıya gereksiz ve anlamsız gelen bazı işlerle uğraşan çoban, evini açar anlatıcıya. Birlikte geçirdikleri vakit, anlatıcının 1. Dünya Savaşı’ndan sonra hiç vakit kaybetmeden tekrar çobanın yanına gitmesinin sebebidir. Bu gidiş, anlatıcının çobanda ‘anlamsız’ bulduğu şeyleri anlamlandırmasını sağlar. Binlerce hektarlık alanı tek kişinin üşenmeden, büyük özenle, eskisinden kat kat güzelleştirdiğini görür anlatıcı. Birinci mesaj; hiçkimsenin hikayesi tam olarak bilinemez. O yüzden herhangi bir yargıya varmadan o kişiyle ilgili öğrenilebilecek her şeyi öğrenmek gerekir.
Binlerce hektarlık alanın güzelleşmesi(bu arada bu değişimin nasıl olduğunu söylememek için bu ifadeyi kullanıyorum) insanların da değişmesini sağlar, doğayla iç içe yaşamayı bilen, ona değer veren insan hayat dolu olur. Mesaj iki: İnsan için özünde doğa vazgeçilmezdir. Doğa ve insan iç içe olmak zorundadır.
Bir yanda doğayı ve hayatı yerle bir etmekle meşgul olan binlerce 1. Dünya Savaşı savaşçıları varken diğer yanda tek başına binlerce hektarlık alana galip gelmiş sıradan bir insan. Sıradan kelimesi pek yakışmadı Elzeard gibi bir gelecek inşa eden karaktere ama... Mesaj üç: Gerçek kahraman, doğanın ve insanların geleceği için yalnızlığına, yanında düşüncesini gerçekleştirmesinde yardımcı olacak bir Allah’ın kulu olmamasına rağmen, azim ve kararlılıkla yoluna devam eden, bir amaç için çabalayan, amacından bir gün olsun şaşmayan, emeğinin karşılığını sabırla bekleyen ama bu karşılığın da kendi işine değil gelecekte birçok insanın işine yarayacağını bilerek sabırla bekleyen kişilerdir. Sabrın namlusunda kurşun hiç bitmez.
Atalarımız sabreden derviş, muradına erermiş demişler zamanında. Bu kitabın, muradına eren dervişi de Elzeard’dır. Ama ne murat... Keyifli okumalar dilerim.
·
312 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.