Gönderi

968 syf.
·
Not rated
Yazma Eserler Kurumu güzel çalışmalar yapıyor. Bu da onlardan biri. Eski bir yazma eserin çevirisi. İçerisinde orjinal metin de var. Arapçanız varsa karşılaştırmalı olarak da okuyabilirsiniz. Kitabın müellifi eş-Şehrezûrî (ö.1288) bir felsefe tarihçisi olarak tanıtılıyor. Antik filozoflardan başlayıp İslâm filozoflarından devam ederek kendi çağına kadar olan filozofları kitabında derlemiş. Bir genelleme olarak hepsine filozof denilmiş ama "İslâm filozofları" olarak listelediği kişiler arasında çeşitli dallarda meşhur olmuş İslam alimleri ve sûfiler de var. Yani geçmiş dönemlerdeki bu zatların eğitim süreçlerinde felsefe okumuş olmaları onların hepsini direkt filozof yapmaz. O dönemin eğitim hayatında felsefe okumayan yoktu, bu eğitimin temel bir parçasıydı. Bu açıdan biraz kavram kargaşası var, fakat önemli değil. Mesela batıda İmam-ı Gazalî filozof olarak zikredilir ama onun nasıl dahi bir âlim olduğunu hepimiz biliyoruz. O da felsefenin en derinine kadar okumuştur ve bu sahada birçok eserleri vardır. Felsefeye geri dönelim. Felsefe İslam'da "Hikmet" kavramıyla karşılığını bulur, bu alanda üstad olmuşlara da "Hakim, Hukemâ" denilir. Bu manada hikmet dışlanmış bir şey değildir, bilakis kıymetlidir. Ama gerçekte "İslam Felsefesi" diye bir şey yoktur. Felsefe akıl ürünüdür, İslam ise peygamberlerin Allah tarafından bildirilenleri tebliğ ettikleri hak dindir. "İslam Felsefesi" kavramını, "felsefe alanında çalışan müslüman alimler" olarak anlamlandırmak daha doğru olacaktır. Tüm bunları açmak ve detaylandırmak çok uzun mesele olduğu için burada bırakıyorum. Kitapta en çok ilgimi çeken kısım, Şihâbeddîn Sühreverdî ile ilgili bölümdü. Çok ilginç bir kişilik. Kitap kendisini biraz daha tanımama vesile oldu.
Nüzhetü'l Ervah
Nüzhetü'l ErvahŞemsüddîn eş-Şehrezûrî · Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı · 201510 okunma
··
235 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.