Gönderi

304 syf.
·
Not rated
Kitabın yazarı Muriel Barbery, felsefe profesörü. Bu sebeple satırlar arasında felsefe barındıran cümlelerle karşılaşıyorsunuz. Felsefe ve derin düşünce sevenler için güzel bir eser olduğunu düşünüyorum. Yazar bana göre ağır sayılabilecek felsefi metinleri günlük olaylara iliştirmeye çalışmış ve bunu yaparken de edebiyatın işçiliğinden yararlanmış. Bu sebeple altını çizdiğim enfes paragraflara rast geldiğimi söyleyebilirim. Ancak itiraf etmem gerekirse anlamakta zorlandığım paragraflarda oldu. Bunun sebebi ise felsefeye olan mesafeli duruşum gerek . Kitabın konusundan değinirsek, 12 yaşındaki zeki ve üstün yetenekli olan Poloma ile müzik resim ve felsefe meraklısı Rus edebiyatı ve Japon sineması tutkunu 54 yaşındaki Renee’nin bakış açısı ile hayatın, toplumsal düzenin sorgulanışını okuyorsunuz. Yer yer inancım gereği katılmadığım noktalar oldu fakat okuduklarım, insanların temel acıları ve varoluş sorgulamaları adına ne kadar da benzer olduğunu ve herkesin sorularına cevap bulmaya çalıştığı bu serüvene hayat dendiğini fark ettim. Bu nedenle bu noktada çok rahatsız olmadığımı söylemeliyim. Bunun yanında insan yaşadıklarıyla birlikte şekillendirir: görüşünü ve görünüşünü. Renee’nin yaptığı ise tam olarak bu. Kızkardeşinin başına gelenlerden sonra zenginlere ve dünyaya olan bakışı değişmiş ve içindeki entelektüel ruhu kapıcı kılığında gizlemeye çalışmış. Renee’nin bu uğurda yaptıklarını ve sonunu düşününce yazarın burada vurguladığı görüş; kabuğuna çekilmenin, içindeki cevherleri saklamanın bir nevi etraf korkusunun ne kadar yersiz olduğunu, fark edilmenin , sevilmenin, uzatılan eli tutmanın çok değerli olduğunu ve bu hayattaki “ Asla’daki her zaman’ların peşinden koşmak gerektiği olmuş. Kısacası heybeniz boş ayrılmıyorsunuz, kapağını kapattığınızda. Film severler için kitabın, The Hedgehog- Le Herisson (Yaşanmaya değer) ismiyle filme uyarlanmış, dileyenler izleyebilir. . “Çünkü güzel olan şey, geçerken yakalanandır. Güzellikle ölümün aynı anda görüldüğü, şeylerin o gelip geçen dış görünümleri. Ay, ay, ay dedim kendi kendime. bunun anlamı, hayatın o hep güzellik ile ölüm arasındaki, hareket ile yok oluşu arasında dengede sürdürmek gerektiği mi? Canlı olmak belki de budur: Ölen anların ardından koşmak. ”
Kirpinin Zarafeti
Kirpinin ZarafetiMuriel Barbery · Kırmızı Kedi Yayınları · 20207.5k okunma
·
7 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.