Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

128 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Okursanız Hacklenirsiniz. Kaçın!
Arkadaşlar selam. Birazdan size bu incelemeyi okuyanların otomatik olarak nasıl hackleneceğini anlatacağım. Yanlış duymadınız. Hepinizi tek tek hackleyeceğim. Bundan herhangi bir kurtuluşunuz olmayacak. İncelemeye başladığınız an hipnoz olacaksınız. Hepiniz şu an hack öyle bir şey değil diyeceksiniz. Hack öyle mi? Msn hackleyenler mi demiş bunu? Kim diyor bunu? Facebook patlatacağım diyenler mi demiş? Kim demiş? Şaka yapıyorum. Yazıyı okudunuz diye hipnoz olup hackleyemem. Ama aşağıdaki linklere basarsanız hacklenirsiniz. Şakalara devam ediyorum :) Peki hack nedir? Hack aslında ilk olarak MIT öğrencilerin aralarında yaptıkları eşek şakalarına verdikleri isimdir. #92322430 Tarihsel olarak oraya dayanır. Daha ortada hackleme eylemi vs yoktur. Kitapta diyor ki “hacking” kelime anlamı olarak “yarıp açmak”’tır. Kırmak, içine bakmak olarak da düşünebiliriz. Bu kitap ne anlatıyor ona geleyim. Bu kitap Alternatif Bilişim tarafından Türkiye’ye internetin gelmesi ve yaygınlaşması için uğraş vermesi sebebiyle 2017 yılında vefat eden Mustafa Akgül’e armağan başlığıyla bir “derleme” olarak piyasaya çıkmış. Zaten kitabın son 20 – 30 sayfası da onunla yapılmış söyleşiye ayrılmış. Mustafa Akgül ile ilgili bilgi almak için: tr.wikipedia.org/wiki/Mustafa_Ak... linkine bakabilirsiniz. Derleme demesinin sebebi içerisindeki konu başlıklarının farklı farklı kişiler tarafından yazılmasıdır. Kitap başlangıçta ilk olarak kafamızdaki “hacker” algısını kırmaya odaklanmıştır. Yazılımla ilgili çok aşırı şey bilmenize gerek yok. Hatta kodlama bilmek de önemli değil. Bu kitap terimsel ifadelere aşırı şekilde odaklanarak yazılmamış. Bilgisayarlarla, sosyal medyalarla, elektronik haberleşmelerle az biraz haşir neşir olsanız yeterli. Kitap içeriği ise hack, hacker, cracker, anonimlik, hacktivzm eylemleri, internet kullanırken ki ifade özgürlüğü problemleri, kanunların neden hacktivzm eylemlerini suç sayabileceğini, siyasi partilerin ve otoritelerin onlara bakış açılarıyla oluşturulmuş. Birkaç kavram sonrası örnekler vererek ilerlemeye çalışacağım ve bitireceğim. Hacker kimdir? Halk arasında elektronik cihazlara izinsiz giriş yapan ve sonradan ortaya çıkmış olan “beyaz,siyah vs” şapkalara sahip kişilere biz hacker diyoruz. Bunların kimisi zarar veriyor, kimisi fayda sağlıyor. Bu ayrımlara göre beyaz, siyah diye ayrılmış. Peki gerçekte hackerler onlar mı? Bu kitap diyor ki harker ve cracker diye 2 tür var. Hackerler daha çok sistemleri yarar ve geçerler. Ancak onların niyeti daha çok kamuoyunun, halkların faydalarına göre hareket etmektir. Bir yazılımın güvenlik duvarını kırıp, bakın burada açık var ve düzeltin diyen kişidir hacker. Niyeti size zarar vermek değil size yardım etmektir. Kafanızda niye kırıyor o zaman diye bir düşünce oluşacaktır. Haklısınız. Bir çelik kasayı soyabilen hırsız güvenlik zafiyetlerini bildiği için soymaz mı? Peki ben bugün çelik kasa üretmeye kalksam tasarımcılarım arasına neden hırsız koymayayım ki? Test etmesi için piyasadaki sabıkalı hırsızlara ulaşıp, fikirlerini almak isterim. Peki Hacker da aynı mantıkla neden size yardım etmesin? Eminim hepimiz onlarca “x bankasının açığını buldu ve bankada işe girdi”, “apple firmasının ürünü olan İos işletim sisteminde açık buldu ve işe girdi” diye haberler duymuşuzdur. Hackerler, firmaların yazılım güvenlik şefleri, siber güvenlik uzmanları olarak da çalışırlar. Zaten kitapta belirtilen gerçek hackerler genelde normal olarak çalışırlar. Kalan zamanlarda sistemleri kurcalarlar. Onların derdi merak, çok meraktır. Gerçekten çok çok meraklıdırlar. Hackerlerin dünya çapındaki manifestosu vardır. Mentor adlı hacker’ın yazdığı ve uluslararası boyutta kabul gören manifestosunda buna “Keşfe çıkıyoruz... ve sen bize suçlu diyorsun. Bilgiyi arıyoruz... ve sen bize suçlu diyorsun. Bizim ten rengimiz, milliyetimiz, dinsel bağlantılarımız yok... ve sen bize suçlu diyorsun. Sen atom bombaları yapıyor, para için savaşlar çıkarıyor, öldürüyor, hile yapıyor ve bizi bütün bunları kendi iyiliğimiz için yaptığına inandırmaya çalışarak yalan söylüyorsun... hala biz suçluyuz. Evet ben suçluyum. Suçum merak.” İfadeleriyle yer vermiştir. Niyetlerinin sadece merak olduklarını ifade ediyorlar. Peki insanları soyanlar, zarar verenler hacker değilse kimler? Yine kitapta onlara cracker demişler. Bunlar işte facebook hesaplarını çalanlar, banka hesaplarını boşaltanlarmış. Çünkü bunlar hackerler gibi yarıp geçiyor ancak düzeltmek, uyarmak yerine zarar veriyorlar. Bunları yaparken tabii ki anonim kalmak için çaba harcıyorlar. Yakalanmamak için özel yazılımlar kullanıyorlar. Bu sayede iz bırakmadan sistemden çıkmış oluyorlar. Gel gelelim Hacktivzm’e. Nedir bu? Bunu hepimiz biliyoruz ve yoğun olarak kullananlar var aramızda. Nedir mi o? Tabii ki internet dünyasında sesimizi duyurmaya çalışmak. Kitap bunun hacktivzm olduğunu söylüyor. Dünyadaki bütün ülke yönetimleri bundan korkar. İstedikleri kadar onlar her şeyi yönetiyor deyin. İstedikleri kadar medyayı sıkıştırsınlar, interneti yavaşlatsınlar, hatta ve hatta komple interneti kapatsınlar. Bundan kaçamazlar. 2011’de Mısır’daki olaylarda yönetim interneti kapattı da ne oldu? Olaylar durdu mu? Durmadı. Bu çağda haberleşmeyi tamamen kesmen için interneti tek bir noktadan almış ve veriyor olman lazım. Kuzey Kore için bunu söyleyenler var. Kendi internetlerini kullandıkları söylenilir. Onlardan pek haberimiz de olmaz. Bazen Rusya için bu söylenilir. Arada da bizim hayal satmaya çalışan yöneticilerimiz çıkıp biz de kendi internetimizi kullanırız haa diye altı boş söylemlere başvururlar. Kullan da görelim derler adama. Peki neden bu kadar korkulan bir şey bu? Bunun sebebi gizli saklı bir şeyin kalamaması durumudur. Tabii manipülatif hamlelerle gerçeği öğrendim derken yanıltılabiliriz. 2013 senesinde Gezi Park’ı eylemleri buna bir örnektir. Medya suspusken sosyal medyadan organize olan insanlar parkta aylarca eylem yaptılar. Kitlesel bir harekete dönüşmesinin sebebi de facebook, twitter gibi uygulamalar ile haberleşme ve yönlendirmedir. İyi hatırlayın. Sosyal medyadan polis burada, şuraya girmeyin diyenleri. 15 temmuz darbe girişimini hatırlayın. Eski kafalı darbeciler Trt’ye bir bildiri okutup işi çözeceklerini sanmışlardı. Bazı medya kuruluşlarına da gidip kontrolü ellerine geçirmeye çalıştılar. Peki Cumhurbaşkanı o zaman ne yapmıştı? Hande Fırat canlı yayındayken onun telefonundaki uygulamaya bağlanıp halkı sokağa çağırmıştı. Niye bunu yaptı? Çok sonradan ortaya çıkana göre ilk zamanlarda kameralara röportaj vermesine rağmen o röportaj tvlerde yayınlanmadı. O da halkı sosyal medya aracılığıyla sokağa çağırdı. Çok uzağa gitmeyelim. Berat Albayrak instagram’dan istifa ettiğini açıkladı. 1 günden fazla hiçbir medya kuruluşu haberi bırakın, twit bile atamadı. Medya kontrollü diye haberi geçemediler. Ta ki kontrollü medya onay alana kadar bu haber girilmedi. Biz sosyal medyadan öğrendik. Peki dünyadaki hükümetler neden bunlardan şikayetçi? Anonymous, redhack hackerları diye gruplar var. Bunların bir lideri yok. Bir dinleri yok. Bir örgütlendikleri yer yok. Kelime anlamı anonim olan bu insanların sayısı da belli değil. Bu bir fikir ve insanlar belli amaçlar uğrunda etrafında toplanıp eylemler düzenliyorlar. Genelde özgür ifadeyi, bilginin tamamen özgürleşmesini, kısacası halk çıkarlarını savunuyorlar. Onlara göre internet doğru şekilde kullanılmazsa sermaye şirketleri onları istedikleri gibi yönetecekler. Sizi her an izleyebilirler. İzlediklerini de biliyoruz. Neden sosyal medyada daha çok iktidarlara muhalif olanlar ve ifade özgürlüğünün çok az olduğu ülkelerde kendini güvende hissetmeyen insanlar eleştrilerini anonim hesaplardan yapıyor sanıyorsunuz? X ülkesinin silah tasarımlarını insanları öldürmesinler diye hackleyip yayınladığınızı düşünün. Ne olur? Yasalar peşinizi bırakmaz. Size göre bu insanları öldürecek bir eylemken onlara göre devlet sırrını ifşa etmektir. Peki bizim ülkemizde sosyal medya kontrollü mü? Dibine kadar öyledir. Çünkü sosyal medyanın gücünü biliyorlar. Dünyadaki hiçbir hükümet bunu sevmez. Türkiye’de onlarca olayı biz oradan öğrendik, öğreniyoruz. Siyasi partilerin sosyal medyayı manipüle etmeye çalışmaları, kontrol etmek istemeleri hep bununla ilgilidir. Kitabın oldukça faydalı olduğunu düşünüyorum. Kitap 126 sayfa olsa da oldukça geniş bir kapsama sahip. Halen zihnimde onlarca anlatmak istediğim ama çok çok fazla uzayacağını düşündüğüm şey var. Hatta zihnimde halen tartmaya çalıştığım onlarca şeyi de buraya yazmadım. Onlarca örnek verebilirdim. Kendim üretebilirdim. Daha fazla uzatmamak için yazmadım. Hack, Hacker, Hacktivizm nedir diyorsanız oldukça geniş bir bakış açısıyla yayınlanmış olan bu kitabı okumanızı öneririm. İncelemeyi sonuna kadar okuyanlara teşekkür ederim.
Hack Kültürü ve Hacktivizm
Hack Kültürü ve HacktivizmKolektif · Alternatif Bilişim · 201314 okunma
·
261 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.