Her şeyden önce enteresan bir kitaptı. Günümüz dizi senaryolarını anımsatan çarpık ilişkilerle ve nefret dolu insanlarla bezenmiş bir hikaye.. Kitapta tabiri caizse kimin eli kimin cebinde belli değil. İki komşu ev ve bu evde yaşayanları hayatları bütün sıradanlığı ve fevkaladeliğiyle oldukça çarpıcı ve gerçekçi bir tarzda işlenmiş. Emekli şimendiferci Sadi Bey’in 2 oğlu bir kızı bir de hanımı var. Büyük oğlu İskender, ayva suratlı, inatçı, sessiz, kıskanç; küçük oğlu Erdal hukuklu, yakışıklı, umursamaz; kızı Ayşe de çirkin, evde kalmış, bencil, sinirli bir kızcağız. Sadi Bey’in karısı desen pasif, kendi halinde bir kadın. Ama Sadi Bey’ in umru mu bunlar, değil. Onun aklı komşu kızı Nursen’de.. Nursen kendi halinde çorapta çalışan namuslu bir kız. Ama Nursen’in anası Leman yok mu.. ne biçim kadın be! Burdan sonrası spoiler olacak ama kitaptaki gönül ilişkileri şöyledir efendim: -Leman ve Erdal bir dönem aşk(!) yaşar -Erdal zengin kız Filiz’le aşk(!) yaşar -Leman, Erdal’ın üniversiteden arkadaşı Edip’le aşk(!) yaşar bir yandan da filmci Mahmut’u idare eder -İskender ve Nursen birbirini sevmektedir -İskender’in babası Sadi bey Nursen’e aşıktır -Müçteba amca torunu yaşındaki kızlara sarkıntılık etmektedir -Ayşe tanımadığı erkeklerle vakit geçirip bir koca bulmaya çalışmaktadır -Leman, kızı Nursen’i nasılsa ölmek üzere diye ihtiyar filmciye vermeye çalışmaktadır -Kahveci Pehlivan Ali, Leman’a göz koymuştur ve niyetine girmiştir Özetle kitapta herkesin gizliden gizliye birine niyetlenmiş iç dünyasında türlü cinsel dürtülerin esiri olmuştur. Açıkçası bu kitapta bütün bu karışık ve çoğu zaman yersiz aşk(!) üçgenlerine rağmen aile kavramı da çok güzel sorgulanmış. Aynı evde yaşayan ama birbirine yabancı olan insanlara aile diyebilir miyiz? Birbirimizden habersiz, anlamadan dinlemeden ayrı dünyalarda bambaşka hayaller kuran, türlü ızdıraplar çeken, farklı hasretleri, gelecek planları olan bu insanları aile yapan şey neydi.? Aynı sofrada yemek yiyor, aynı çatı altında yaşıyor olmaları mı..? Muhakkak ki aile olmak için bundan fazlası gerekiyor. Her şeye rağmen Sadi Bey’ in cenazesi ortada bırakılmamalıydı. Dünyevi hırslarla birbirine düşen kardeşlerin gözleri bu kadar kör, insanlar bu kadar menfaatçi ve aşağılık, anne de bu kadar pasif olmamalıydı.. Hem heyecanlandıran, hem yok artık herkes de bu kadar sapık, ahlaksız olamaz dedirten hem de hüzünlendiren bir kitap oldu benim için. Değişik bir deneyimdi diyebilirim. Tavsiye ederim. Keyifli okumalar...

Evlerden BiriOrhan Kemal · Everest Yayınları · 2016769 okunma

·

92 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Yağmur