Gönderi

Özellikle çocuklarda karakter gelişiminin en önemli adımı çocuğun fikrini ciddiye almak, değerlendirmek ve ona göre bir davranış ortaya koymaktan geçer. Zira fikri alınan, düşünceleri önemsenen bir çocuk, “sen bilmezsin, anlamazsın denilerek büyütülen bir çocuğa göre çok daha özgüvenli, girişken, üretken ve saygın bir yetişkin olacaktır. Çocuk fıtratını okumayı bilen pek çok şahsiyet, tarih sayfalarına çocuğun fikrine verdiği önemi altın harflerle yazdırmıştır. Bunlardan en bilineni, II. Murat'ın, oğlu Fatih Sultan Mehmete henüz küçük bir çocukken verdiği değerin ve fikrine gösterdiği saygının işareti olan şu hikâyedir: “Günlerden bir gün, küçük Mehmet bir cami inşaatını izlemektedir. Caminin duvarına bir taşın yanlış konulduğunu görür. Ustabaşının yanına giderek, “Bu taşı yanlış koydunuz' der. Ustabaşı küçük bir çocuğun hükmüyle duvarı yıkmak istemez ve duymazdan gelir. Bu davranış küçük Mehmet'i kızdırır ve soluğu babasının yanında alır. Caminin yapımında yanlış taş koyulduğunu, düzeltilmesi için uyarıda bulunduğunu ama düzeltilmediğini anlatır. Bunun üzerine oğlunun hükümdar fıtratını daha beşikten okumaya başlayan baba II. Murat, Fatih'i de alarak camiye gider. Oğluna hangi taşın bozuk olduğunu sorar. Fatih'in gösterdiği taşın üzerine o vakte kadar iki sıra inşaat örülmüştür ama II. Murat'ın hükmü açıktır. “O taşı hemen düzeltin! Ustalar, yaptıkları duvarı yıkıp, Fatih'in yanlış bulduğu taşı çıkarırlar. II. Murat, sonrasında oğlu küçük Mehmete bir saygı nişanesi daha armağan ederek, o oldu' deyinceye kadar taşı tekrar tekrar koydurur. En sonunda Fatih Şimdi oldu babacığım! der ve caminin inşası kaldığı yerden devam eder... Bu hikâyenin bizlere gösterdiği gibi, fıtrat pedagojisi'nin temelinde çocuk ruhuna atfedilen azizlik, saygı ve sevgi yatar. Bu üç manşeti özümsemiş anne-babaların yetiştirdiği çocuklar ise, geleceğin Fatihleri olarak çağlara ışık tutan bir tohumu bağrında yeşertmiş olur.
Hayy KitapKitabı okudu
··
20 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.