Edebiyatın polisiye yüzü;Polisiye bir hikâye zemininde, fantastik öğelerle harmanlanmış, alanında bence büyük bir başarıya imza atmış bir eser ‘Evelyn Hardcastle’ın Yedi Ölümü’
Üstelik inanması zor ama yazarın ilk eseri! Bu alandaki eserler bence tecrübeyle pişiyor, olgunlaşıyor, yıllar içinde rayına oturuyor. Bunu türünün efsanelerinden olan Agatha Christie, Tess Gerritsen, Dan Brown, Stephen King gibi bir çok yazarda görebiliriz. Olgunluk çağı eserleri her zaman daha kapsamlı, daha geniş bir hayal gücü ve vuruculuk barındıran eserler oluyor diye düşünüyordum.
Belki de bu benim önyargımdı, kim bilir.
Çünkü görünen o ki bu eserin yazarı, ilk kitabında o düzeye neredeyse ulaşmış.
Bu alandaki eserlere ilk adımını küçük yaşta ‘On Küçük Zenci’nin (ne kadar muhteşem olduğunu bilenler bilir) çizgi romanıyla başlayan sağlam bir polisiye okuru olarak beni tatmin etmek çok zor zannımca. Çünkü kimi okusam hep o mâlum yazarın gölgesinde kalmadı desem yalan olur. Ki normal şartlarda bu alanda kadın yazarların erkek yazarlardan çok daha iyi olduğunu düşünürüm. (Bu önyargı değil, üzgünüm) Tüm bunlara rağmen Evelyn Hardcastle’ın Yedi Ölümü beni ziyadesiyle mutlu etti.
Karakterlerin sınırları ve özellikleri kusursuz dizayn edilmiş, kurgu hayranlık uyandırıcı ve neredeyse hiç yoran detay yok, sayfaları çevirdikçe sizi kıskacına alan bu hikayede hem katil hem maktül, hem seyirci hem oyuncu, hem suçlu hem masum olmamak mümkün değil. Ters köşelerin oldukça sivri olduğunu da söylemeliyim.
Bir hikayenin arapsaçı gibi kolunuza bacağınıza dolanıp, sizi nefessiz bırakarak sonunda kolaylıkla çözülmesine; her düğümün iz bırakmadan açılmasına bayılıyorsanız siz de benim gibi iflâh olmaz bir polisiye seversiniz.
Bu alana aşık olan her okura tavsiyemdir.