Gönderi

Ayrı ayrı, aynı derecede birer mucizeyiz
"Sana düşünme gücü verdim. Sana sevme gücü verdim. Sana seçme gücü verdim. Sana gülme gücü verdim. Sana hayal etme gücü verdim. Sana yaratma gücü verdim. Sana plan yapma gücü verdim. Sana konuşma gücü verdim. Sana dua etme gücü verdim. Seninle sınırsız bir gurur duyuyorum. Sen benim son eserimsin, benim en büyük mucizemsin. Tam bir yaşayan varlık. Her iklime, her güçlüğe, her zorlamaya uyum sağlayabilen. Benden yardım beklemeden kendi kaderiyle başa çıkabilen. Kendisi ve insanlık için en iyiyi, içgüdüleriyle değil düşünceyle gösterebilen. Böylece, başarı ve mutluluğun dördüncü kuralına geldik ; hiçbir meleğime vermediğim bir güç bu. Sana seçme gücü verdim. Bu armağanla seni meleklerimden de üst seviyeye koydum ; çünkü meleklerin günahı seçme hakları yoktur. Sana kaderinin tüm kontrolünü verdim. Kendi özgür iradenle kendi yaradılışının doğasını belirlemene izin verdim. Ne cennete ne de dünyaya ait olmak zorundasın, kendini istediğin şekle sokmakta özgürsün. En düşük yaşam biçimini benimsemekte özgürsün, ya da ruhunun değerlendirmesiyle, en yüce formda yeniden doğabilirsin ki onlar ilahidir. Senin yüce gücünü, seçme gücünü elinden almadım hiç. Bu inanılmaz güçle ne yaptın..? Kendine bak. Yaşamında yaptığın seçimleri düşün ve hatırla, şimdi o acı anları yaşamamak için bir şansın daha olsaydı, dizlerinin üzerine çökerdin. Geçmiş geçmiştir. Şimdi dördüncü büyük kuralı biliyorsun, mutluluk ve başarının dördüncü kuralını. Seçme gücünü akıllıca kullan. Sevmeyi seç…nefreti değil. Gülmeyi seç…ağlamayı değil. Yaratmayı seç…yok etmeyi değil. Azmi seç…vazgeçmeyi değil. Yüceltmeyi seç…dedikoduyu değil. İyileştirmeyi seç…yaralamayı değil. Vermeyi seç…ertelemeyi değil. Büyümeyi seç…bozulmayı değil. Dua etmeyi seç…küfretmeyi değil. Yaşamayı seç…ölmeyi değil. Artık şanssızlıklarının benim isteğime bağlı olmadığını biliyorsun, tüm güç senin içindeydi ve seni insanlıktan çıkaran davranışların ve düşüncelerin senin yaptıklarının sonucuydu, benim yaptıklarımın değil. Senin küçük doğan için benim güç armağanlarım çok fazlaydı. Artık büyüdün, akıllandın ve toprağın meyveleri senin olacak. Sen harikalıklarla dolusun. Potansiyelinin sınırı yok. Yarattıklarımın içinde senden başka kim ateşi buldu.. ? Kim yerçekimi kanununu keşfetti, gökyüzünü delip geçti, hastalıklara şifa buldu..? Bir daha asla kendini aşağılama. Hiçbir zaman yaşamın kırıntılarıyla yetinme. Bugünden itibaren asla yeteneklerini gizleme. Bugünden zevk al…ve yarından, yarınlardan. Sen dünyanın en büyük mucizesini gerçekleştirdin. Sen yaşayan bir ölü olmaktan kurtuldun. Artık asla kendine acımayacaksın ve her yeni gün senin için başarı ve neşe olacak. Sen yeniden doğdun…Daha önce olduğu gibi, başarısızlık ve mutsuzluğu ya da başarı ve mutluluğu seçebilirsin. Seçim senin. Seçim tamamen senin. Ben ancak, önceki gibi, izleyebilirim…gururla…ya da acıyla... O halde, mutluluk ve başarının dört kuralını anımsa. Şükretmen gerekenleri gör. Nadideliğini ilan et. Bir mil daha git. Seçme gücünü akıllıca kullan. Diğer dördünü gerçekleştirebilmek için, bir şey daha yap. Her şeyi sevgiyle yap…Kendini severek, başkalarını severek ve beni severek. Gözyaşlarını sil... Uzanıp elimi tut ve dik dur. Bugün sana şu bildirildi ; Sen Dünyanın En Büyük Mucizesisin..."
··
55 görüntüleme
✎ ᗰuᕼiᗷᗷi ✎ okurunun profil resmi
Bakara sûresinin 30-39. âyetleri, insanı, yeryüzünde halifesi olduğu Allah Teâlâ’ya itaate davet eder: 30) “Hani Rabbin, Meleklere: ‘Muhakkak Ben, yeryüzünde bir halife var edeceğim’ demişti. Onlar da: ‘Biz seni övüp-yüceltir ve (sürekli) takdis edip dururken, orada fesat çıkaracak ve orada kanlar akıtacak birini mi var edeceksin?’ dediler. (Allah:) ‘Şüphesiz, sizin bilmediğinizi Ben bilirim.’ dedi.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.