Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

280 syf.
9/10 puan verdi
Kitapta birçok mantıklı düşünce ve çoğunluğun kabul etmediği doğrular ele alınmış. Okurken kendimden bir şeyler bulduğumu anladığım vakit diğer bütün düşünceleri de merakla irdeledim. Yoğun bir Adler ve Freud esintisi vardı bu yüzden okumak da büyük keyif verdi. Kitabın büyük bir bölümünde düşler, hayatımızdaki yerleri ve yorumlanması konu alınmış. --Bence bu konuda Jung> Freud.-- Düşünceler beyan edilirken yaşanılan olaylar baz alınmış ve bu, kitabın akışını olumlu yönde etkiliyor. Gerçekler göründüğü ve bilindiği gibi midir? Her zaman bunun fazlası olduğunu düşünmüşümdür çünkü düşündüğümüzü ifade ederken aklımızdan geçenlerin hepsini değil sadece öncelik verdiklerimizi dile getiririz. Okurken bunun doğruluğundan emin oldum ve olayla alakası olmayan kişilerin aslında olayın başkarakteri olabileceğini gördüm. "Bir durumu olabildiğince ani ve saf bir biçimde algılamak istediğinizde onu çevresinden soyutlamanız gerekir çünkü bu çevre duyumun ulaşmasını engeller" Peki ne kadar bunu becerebiliyoruz, bir şeyi insanların düşüncelerinden ve bulunduğu ortamdan ayırıp salt bir biçimde ele alabiliyor muyuz? Elbette ki ortam nesneyi etkiler fakat öz için ortamı göz ardı edip gerçeği sorgulamak gerekir. Bu durumun pek mümkün olduğunu görmedim fakat bu kitapta olması gereken anlatılıyor ve okurken zihin gözlerini açıyor. Kitabın bir bölümünde düşünmenin varlığı kanıtlayıp yahut reddetmekten ibaret olmadığından bahsetmektedir. Descartes, "Düşünüyorum o hâlde varım" der, fakat gerçekten ne kadar varız? Düşüncelerimiz içinden bazılarını seçip söylemek ya da sadece düşünüp durmak hiç dile getirmemek, düşünüyoruz diye bizi var eder mi? Okunması gereken bir kitap olduğunu düşünüyorum fakat herkese hitap etmeyecektir.
İnsan Ruhuna Yöneliş
İnsan Ruhuna YönelişCarl Gustav Jung · Say Yayınları · 2018561 okunma
··
784 görüntüleme
H. okurunun profil resmi
En sevdiğim alıntıyı eklemek istedim.. "İnanışımız paylaşılmadığında nasıl da saldırganlaşırız! Güzel dediğimizde biri güzellik bulmazsa hemen kırılırız. Bugün bile, düşüncelerimize uygun düşmeyeni kovuştururuz; başkasının düşüncesini, bir başkasına zorla kabul ettirmek isteriz; zavallı köylüleri cehennemden, onları bekleyen gelecekten korumak amacıyla değiştirmeye kalkarız; kendi inanışımızla tek başımıza yüz yüze kalmaktan büyük bir korku duyarız." Ne kendimize ne de başkasına saygı duyarız..
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.