Gönderi

2020 Yılı Özetim
Birçoğumuz, hazır evdeyiz, bol bol okuruz, diye düşündük. Ama kafa rahat evde oturmakla eve hapsolmak aynı şeyler değilmiş. O nedenle o kadar da çok okuyamadım. Muhtemelen bu seneyi günde ortalama 30 sayfanın altında okumuş olarak, 5 tanesi ikinci kere okumuş olduğum, 30 kitap ile kapatacağım. Bunların içinden en beğendiklerimi not etmek istiyorum. Kurgu 1.
Savaş ve Barış (2 Cilt Takım)
Savaş ve Barış (2 Cilt Takım)
Tolstoy’un benim en beğendiğim eseri. Eser lafını hak eden, kocaman bir metin. Sakin sakin, acele etmeden okumak gerekiyor. Bitirmek hırsıyla dalınacak bir kitap değil. Kitabın tarzı ilk birkaç yüz sayfa boyunca sarmazsa, belki bir beş yıl sonra yeniden denemek üzere bir kenara bırakılabilir. 2.
Anna Karenina
Anna Karenina
Tolstoy’u okumaya bundan başlamak lazım. Eğer Anna Karenina sarmazsa Savaş ve Barış’a hiç kalkışmamak akıllıca olur. Sadece bir kadını değil o dönemin genelinin panoramasını çok iyi çıkarıyor. Sahneleri anlatış biçimi gözde çok iyi canlandırıyor. Savaş ve Barış’ta tabii bu özellikleri daha da görkemli bir hal alıyor. Destansı bir sinema filmi gibi izliyor hissi yaşatıyor. 3.
Dorian Gray'in Portresi
Dorian Gray'in Portresi
(İnceleme #92552833) Kısa, çok hızlı okunuyor, çok etkiliyor. Altını çizmekten bitap oluyor insan. Toplumsal normlarla dertleri olanlara birebir. Yazarın hayatı da kitaba karşı bir ilgi uyandırıyor ve kitabı daha farklı bir gözle okumayı sağlıyor. 4.
Puslu Kıtalar Atlası
Puslu Kıtalar Atlası
(İnceleme #89062972) “Bu yazarın diğer kitaplarını da okumalıyım,” dedirten bir masal. İnsan hikâye içinde hikâye derken kendini o acayip dünyanın içinde buluyor. Olaylar o kadar hızlı, o kadar acayip yerlere gidiyor ki ağzı açık masal dinleyen çocuklara dönüyor insan. 5.
Tehlikeli Oyunlar
Tehlikeli Oyunlar
(İnceleme #94682915) Oğuz Atay’a Tutunamayanlar’dan başlayıp yarıda bırakmak yerine buradan başlamayı daha uygun buluyorum. Oğuz Atay, becerikli, ciddi adamlardan olmayan adamların topluma yabancılaşmasını çok güzel anlatıyor. Kapkaranlık bir mizah. 6.
Kör Baykuş
Kör Baykuş
(İnceleme #80563547) Bu da çok karanlık, insanı içine çeken bir kitap. Kısacık ama yoğun bir anlatımı var. Doğulu Kafka gibi düşünülebilir. Bu yazarın hayatı da ilginç. Kurgudışı 1.
21. Yüzyıl İçin 21 Ders
21. Yüzyıl İçin 21 Ders
Sapiens’e çok güzel bir devam yazmış adam. Geçmişten bugüne insanlık nereden geldi meselesini Sapiens’te ele aldıktan sonra şu anki durumu ve yakın geleceği anlamlandırmakta insana çok faydalı olduğunu düşündüğüm, beni çok etkileyen bir kitap oldu. Sadece Sapiens’i okuyup bırakmamak lazım, 21 en az Sapiens kadar iyi. Homo Deus, uzak gelecek olduğundan mıdır nedir pek ilgimi çekmedi, okumadım. Okumam sanırım. O kadar uzak geleceğe kafa yorasım yok. 2.
Büyük Erdemler Risalesi
Büyük Erdemler Risalesi
(İnceleme #76900343) Ahlak üzerine ama dini falan karıştırmadan sistematik bir inceleme okumak ihtiyacını giderebilen bir kitap. Okuması zor değil ama düşüne düşüne, sindire sindire gitmek gerekiyor. O nedenle mesela bir Sapiens veya 21 gibi akıp gitmiyor roman gibi. Ama okudukça tatmin ediyor, devamını getirmek isteği uyandırıyor. Özellikle sevgiyi üç bakımdan anlattığı bölüm ufkumu açmıştı. Birkaç yıl sonra yeniden okumak isteyeceğim bir eser. 3.
Aşık Olmak
Aşık Olmak
(İnceleme #63591458) Psikoloji okumalarının aşktan daha zevkli bir konusu olabilir mi? İnsanların kime, neden çekim duyduğunu anlamanın bilimden gelen cevapları. Hatta aşkın başlangıcı konusu ilginizi çekerse, yazarın bu işin nasıl tükenmişliğe gittiğini anlattığı
Çiftlerde Tükenmişlik
Çiftlerde Tükenmişlik
kitabına da bakmak isteyebilirsiniz. (bkz: #67463693) 4.
Hayatı Yeniden Keşfedin
Hayatı Yeniden Keşfedin
(İnceleme #62070900) Sistematik, sağlam, sert, çarpıcı, şaşırtıcı, kapsamlı. Bununla dalıyorsun hocam konuya. Çocukluk travmaları, istenmeyen davranış, algı ve düşünce örüntüleri üzerinden kendi şeytanlarınızla tanışıp yüzleşmeyi isterseniz, Hayatı Yeniden Keşfedin'in arkasına bir dizi kitap ekleyebilirim: Devamında Alice Miller’dan,
Yetenekli Çocuğun Dramı
Yetenekli Çocuğun Dramı
(bkz: #72013417) ve
Beden Asla Yalan Söylemez
Beden Asla Yalan Söylemez
(bkz: #87948058) ile çocuklukta yaşananların şimdiki beden ve zihin sağlığını nasıl etkilediğine hayret ediyorsun. Çoluklu çocuklu olanlar hem kendileri bir çocuk olarak, hem de ebeveyn olarak okuyacakları için onlarda daha da şenlikli bir heyecan treni etkisi olacaktır tabii ki. Bu üç kitapla sarsılan anlam meselesine dair umut olsun diye bir doz
İnsanın Anlam Arayışı
İnsanın Anlam Arayışı
(bkz: #69391956) alıyorsun hocam. En kötü koşullar altında bile hayatına anlam bulabilen, hayata tutunabilen insanların sığınaklarını öğreniyorsun. Ben spoiler vereyim: Din, iş, eş. Başka bir sihirli formül pek yok. Ama Tükenmişlik kitabından biliyoruz ki anlamı romantik partnerde arayınca o ilişki zaman içinde tükenmeye mahkum. Dolayısıyla ya dine saracaksınız ya da işinize, çıkardığınız ürünlere. Tabii ki aşırı basitleştirip hak etmediği kadar hafife alıyorum. Önereceğim bir kitap. Bütün bu kafa karışıklığı, aydınlanma, şaşırma buhranlarının sonunda toplumsal seremonilere, mitlere, davranış örüntülerine, toplumsal olarak karar alınmış ne varsa her şeye ve sonunda psikolojiye, psikiyatriye olan inancınızı sarsıp sizi tokatlayacak bir kitap ile psikoloji okumalarının sonuna geliyoruz: 5.
Cehenneme Övgü
Cehenneme Övgü
(İnceleme #88372563) Yazarın kimliği de ayrıca önemli. Adam psikoloji hocası. İyi okullarda eğitim almış, önemli görevlerde bulunmuş. Ve bu kişiden geliyor bu yapıbozum. Yani mesela ben kalkıp “Para kazanmak peşinde harcanan bir hayat, boşa geçmiştir. Eşya sizi mutlu etmez,” desem pek de etkili olmaz. “Hadi len fakirliğe kılıf bulmuşsun takılıyorsun,” der geçersiniz. Ama Jim Carrey, “Umarım bir gün herkes ünlü ve zengin olur. Hayal ettiği her şeye kavuşur ve böylece asıl cevabın bu olmadığını anlar,” deyince güçlü bir etki uyandırır. Bu da o hesap. Sarsıyor, şaşırtıyor, toplumsal olarak gayetle kanıksadığımız bir sürü şeyin delilik olduğunu anlatıp, psikoterapistlerin aslında sizi toplumsal deliliğe daha uyumlu hale getirmekle mükellef olduklarını fark etmenizi sağladıktan sonra sizi öylece ortada bırakıyor. 6.
Feminizm Herkes İçindir
Feminizm Herkes İçindir
(İnceleme #87795722) Bu da feminizmin küçük kitabı. Herkesin rahat rahat üzerine konuştuğu, yargı dağıttığı bir konu hakkında neredeyse hiç kimsenin hiçbir şey okumamış olmaları aslında şaşırtıcıdır. Amacı nedir? Nereden çıktı? Nasıl şimdiki haline geldi? Hareketin önemli önderlerinden bir ablanın gayetle doyurucu bir metni. Güle güle 2020. Seni hiç özlemeyeceğiz. Bu yazıyı bu kadar erken yazmamdan da anlayabilirsin. Herkese iyi okumalar, 2019 için (bkz: #57848239)
··
1,096 views
Homo Hereticus okurunun profil resmi
Yıllardır ‘Tutunamayanlar’dansa ‘Tehlikeli Oyunlar’ın önce okunmasını tavsiye ediyorum. Bir de ‘Tehlikeli Oyunlar’ı @
İnsanların Oynadığı Oyunlar
İnsanların Oynadığı Oyunlar
kitabının üstüne kurmuş Oğuz Atay. Fırsat bulduğunuzda bakmanızı tavsiye ederim hocam ;)
Bu yorum görüntülenemiyor
SonAy okurunun profil resmi
Kaliteli kitaplar seçmişsiniz, 2021de de okumaya devam :)
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.