Gönderi

160 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 26 hours
Büyük usta Haldun Taner'e saygıyla... Keşanlı Ali Destanı, ilk kez sahnelendiği 1960'lı yıllar İstanbul'unda ve sonrasında tüm Türkiye'de tam bir sanat olayı olmuştur. Eser, Türk Tiyatrosu için bir dev adımıdır. Gösteri sanatlarının mabedi tiyatrolarımızın duvarlarında epik bir müzikalin sesleri yankılanmamıştı henüz. Türünün ilk örneği olan bu eser sahnelendiğinde, oyuncular yirmi dakika boyunca ayakta alkışlanır. Perdecinin perdeyi açıp kapatmaktan adeta kolları tutulur. Karaca Tiyatrosu böyle bir sanat olayına o güne kadar şahit olmamıştır. Müteakip günlerde tiyatro biletinin tarihimizde ilk defa karaborsaya düştüğü görülür. Bu ilgi bir zaman sonra yurt dışına da taşar ve başta Almanya ve İngiltere olmak üzere pekçok ülkede kendi dillerinde oynanır. Çağdaş Türk tiyatrosundan dünyada övgüyle bahsedilmektedir. Bu başarıyı ve kıvancı bize tattıran Haldun Taner ne anlatmıştı da böylesi bir ilgiye mahzar olmuştu? İstanbul'un bir gecekondu mahallesinde Anadolu'nun muhtelif yerlerinden göçüp gelmiş insanların başından geçenler, hele ki düzmece bir kabadayılık hadisesi neden dokunmuştu insanların yüreğine bu kadar? Ali ile Zilha'nın aşkı mı? Yoksa mizah ile hüznün mükemmel harmanı mı? Müzikleri? Bunların hepsi bir etken kuşkusuz. Ama bana sorarsanız bunlar uluslararası başarıyı açıklamada yetersiz kalır. Bence Haldun Taner'in en büyük başarısı; bizim olanı, evrenselin potasında eritmesinde gizli. Kimse kendi olmadan evrensele ulaşabileceğini düşünmesin. Bugün medeniyete bir katkı sunacaksak bunu kendi kültürümüzden yola çıkarak yapacağız. Yoksa Brecht, Shakespeare taklitleriyle Batı sanatının kompradorluğunu yapmaktan öteye gidemeyiz. Hepinize iyi pazarlar ve keyifli okumalar diliyorum.
Keşanlı Ali Destanı
Keşanlı Ali DestanıHaldun Taner · Yapı Kredi Yayınları · 20151,964 okunma
·
21 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.