Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

304 syf.
·
Puan vermedi
·
59 günde okudu
Tarihin ne olduğuna dair herkesin ilkokuldan beri kafasına yerleşmiş klasik öyle ya da böyle bir tanım vardır fakat kaçımız gerçekten tarih biliminin metodolojisine dair bilgi sahibiz. Kaçımız gerçekten tarihin nasıl bir yöntem dahilinde varlığını sürdürdüğünün bilincine varmış ve asıl önemli sorulardan birisi de bugün tarih öğrenimi gören üniversite öğrencilerine okullarında kaç hocanın bu işi gerçekten layıkıyla ele alıp bu alanda yetkin olan kaç kişinin bunu bir sorumluluk görüp tarihin metodolojisine ilişkin eser ortaya koyduğudur. Bugün tarihin bir bilim olup olmadığı noktasında dahi birçok insan karşıtlık içerisindedir. Tarihin kendi içerisinde geldiği nokta ve birçok insanın hala tarihin bir bilim olup olmadığı noktasındaki tartışmalar aslında tarihin metodolojisinin öğrenilmesindeki önemine atıfta bulunulması için yeterli bir sebeptir. John Tosh’da tam olarak bu noktada bir açıklığa kavuşulması ve tarih öğrencilerinin metodoloji kısmını daha yalın bir şekilde kavrayabilmesi adına bu yapıtını sunmuştur. kendisi tarih alanındaki günümüzdeki tarih uygulamalarının çeşitliliğini yansıtmayı ve en son yeniliklerin, bu alandaki akademik çalışmalara hakim olan geleneksel bağlamdaki yerini belirtmeyi amaçlamıştır. Sözü edilen geleneksel bağlam, birinci sınıf tarih araştırmalarının çoğu için hala geçerlidir ve üniversitelerdeki derslerde de ağırlığını korumaktadır. Kitap genel olarak bu amaç dahilinde planlanmıştır. Kitaba ilk başladığım bölümlerde özellikle Tosh’un verdiği örneklerde oldukça bir canlılık kazandırmış ve kitaba büyük bir hayranlıkla okumayı sürdüreceğimi hayal etmiştim. Fakat sonraki aşamalar örneğin kaynakların nasıl kullanılması gerektiği, kaynakların sınıflandırılması kısmı biraz sıkılmama neden oldu. En sonunda yazarın elinden geldiğince tarihin metodolojisini ortaya koymak adına büyük bir işin altına girdiğini ve bunu bize en az sıkıcı olma durumuyla aktarmaya çalıştığını fark ediyoruz. Herhangi bir tarih öğrencisi değilseniz ve tarih bilimine ilişkin çok büyük ilginiz yoksa pek de tavsiye edebileceğim bir kitap değil çünkü dediğim gibi ilk bölümlerden sonra kitap bir noktada sizin daha fazla yoğunlaşmanızı isteyecek. Tarihin Peşinde yerine daha basit üslubu olan kitapları tercih etmek en azından ilk aşamada iseniz sizler için daha efektif olacaktır diye düşünüyorum. Zaten bir arkadaşımın söylemine göre genel olarak tarihin metodolojisini ele alan kaynakların sıkıcı olduğu ve resmen bir işkence olduğu gerçeği varmış:d ama yine de böyle yaklaşmamak gerekir tabii ki, John Tosh’u da gayet başarılı buldum. Ancak kitapla kalabilmek adına ilginizi tamamiyle kitaba yoğunlaştırıp büyük bir dikkatle hakkını vererek okumanızı isteyecek bir kitap. Yani tek okumayla da bilgilerinin kalıcılığı sağlanabilir mi pek emin değilim. Onun haricinde bugün geldiğimiz noktaya bakacak olursak tarih çalışmasının içeriği muazzam bir gelişme göstermiştir. Artık bu alan, kendi bütünlükleri içinde toplumsal yapıları, kolektif zihniyetlerin tarihini, toplum ile doğal çevre arasında gelişen ilişkiyi de içine almaktadır. Üstelik tarih araştırması, ilk kez dünyanın her köşesini kapsayacak kadar genişlemiş durumdadır. Artık hiçbir kültür tarihçilerin dikkatinden kaçacak kadar ilkel değildir. Bu durum aslında sosyal bilimlerin de geldiği noktayı işaret etmektedir. Tarihçilerin bugünkü koşullarımızın barındırdığı olanakların çok daha kesin bir şekilde kavranması dahilinde (zamanında İbn Haldun’un da tarih biliminin daha iyi ihdas edilebilmesi için umran ilmini ortaya atıp aslında tarihçilerin en önemli sorunlarından birinin içinde bulunulan zamanın ve koşullarının getirilerinin bilinmesi olduğunu belirttiği gibi) alanlarında canlılığının korunacak ve bir parçası olarak faaliyet gösterdikleri toplumu destekleme iddialarını sürdüreceklerdir.
Tarihin Peşinde
Tarihin PeşindeJohn Tosh · Kronik Kitap Yayınları · 2019117 okunma
·
182 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.