Bu ay beni acılarla yüzleştiren,bak böyle hayatlar da var dedirten ikinci kitabımla geldim. Kuş ve Balık,kısa kısa bölümler halinde Leyla’nın dilinden yazılmış. Gerçi duygu o kadar yoğundu ki,işin teknik kısmı pek gözüme çarpmadı. Bu demek değil ki teknik olarak kötüydü. Hayır. Hem duygu geçişleri,hem dil,hem anlatım,hem de o kusursuz betimlemeler Spoi vermeden çok minik konusuna değineceğim: Leyla Selim’i kaybediyor. Hayatındaki adamı,yaralarından tutunduğu canının denizini kaybediyor. Ama nasıl? Bir ölüye öfkeli olmak kadar can yakan çok az şey vardır. Bana neden bunu yaptın? Neden gittin? Neredesin? Gibi sorulara cevap alamamak insanı hayatın bir ucundan oldukça farklı bir uca sürükleyebilir. Leyla ne yapacak peki? Çok güzel dayanmış ama insanın bittiği noktalar vardır. Leyla sizce bitecek mi? Selim gitti,Leyla ne yapacak? İşte bu soruların cevabı için en yakın kitapçıya ya da internet sitesine gidip sipariş veriyorsunuz. Canımın denizi ithafını o kadar beğendim ki,orada durup ağladım işte. Kitabın playlistinden Kolay Olmayacak şarkısına denk gelmesi de kaderin cilvesiydi sanırım. Böyle bir sevdayı ancak ne ayırabilir diye düşünmekten alamadım kendimi. Sonra geçenlerde sizinle olan konuşmalarım düştü aklıma: Yaşadığımız her şey bitebilir. Sahip olduğumuz her şey ellerimizden alınabilir. Hayatın bizi ne tarafa doğru tekmeleyeceğini hiç bilmiyoruz. Leyla’nın tam sırtına yediği tekmelerle tanışmayı kesinlikle hak ediyorsunuz. Bir acıya daha var mısınız? Aşkı kaç yerinden tutarsan, o kadar yerinden bırakırmışsın hayatı. Benim sevgim ölümü öldürürdü. Ben biliyorum, benim sevgim ölümü öldürür: seni alır, karşıma koyardı bir ömür. Ben de seni kuş kadar yüreğim ile yedi yüz kırk kere sevdim. • @herdemkitapyayin • @irtihalvv

Kuş ve BalıkMelek Elmas Tan · Herdem Kitap · 202018 okunma

·

33 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Ezgi Su Çıldır