Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

455 syf.
6/10 puan verdi
·
Beğendi
·
41 günde okudu
Vuhuuu... Uzunca bir serüvenin sonuna geldim. Normalde Dostoyevski'yi merakla ve ilgiyle okurum. İlk kez Yeraltından Notlar kitabını okuyup fazlasıyla etkilenmiştim, biraz daha araştırınca tüm kitaplarını okumaya karar verdim. Üç Novella beni şu ana kadar en zorlayan eseri oldu. Benim için çok ağır ilerledi kitap. Bir de üzerine vize haftam denk gelince, iyice uzadı açıkçası. Ev Sahibesi-1847 Okumaya başladığımız ilk hikayesi. Diğer ikisine kıyasla benim için en zorlayıcı olanı da buydu. Başkahramanımız, kilisede gördüğü bir kadına kendisini kaptırır ve olaylar başlar. Olaylar diyorum ancak şöyle ki, heyecanlacak bir olay yok. Genel olarak bir gizem, hastalıklı bir hal ve karamsarlık var, evet. Hatta novellanın sonunda bu gizem açığa çıkıyor. Ancak şöyle ki, okurken biraz daha mı ipuçları içerseydi, diye düşünüyorum. Eleştirileri arasında; otobiyografik özellikler taşıdığı ve yazarın yazmadan önce stres problemleri olduğu yer alıyordu. Elbette ki, hikayeyi de etkileyen unsurlar.. Amcanın Rüyası-1859 Bu eserinin beni en şaşırtan kısmı, güldürmeyi başardı. Yazarın mizahi tarafına tanık olmuş olduk. Kurguyu anlatmayacağım elbette ancak yüzeysel olarak bahsedeceğim ve bir kaç karakteri size tanıtacağım. Öncelikle üç kahramandan bahsedebilirim. Genelde onlar arasında hikaye ilerliyor hatta. Mariya Aleksandrovna, anne rolünde kendisi. Kendi çıkarları için yaşayan, kurnaz, cerbezeli bir kadın. Dedikoduyu da, çevresindekiler kadar, çok seven bir kadın. Her istediğini gerçekleştirmeyi amaçlıyor ve bunun için her şeyi göze alıyor. Zinaida Afanesyevna, Mariya'nın dünyalar güzeli kızı. Kitapta yer alan en mantıklı hareket eden ikinci kişi, bence. Biraz gururlu biraz akıllı da bir kız. Onun tek bir sorunu var, aşık olması. O kişi ve aralarındaki ilişki... Prens, aslında novellanın başlığını ele alırsak 'amca' oluyor. Neredeyse aklını yitirmek üzere olan, zengin, oldukça yaşlı, hasta olmasına rağmen makyaj ve peruk gibi öğelerle kendini olabildiğine iyi göstermeye çalışan deli dolu bir karakter. Kurgunun temelinde Mariya'nın, kızını prensle evlendirmeye çalışması yatıyor. Ancak prensin uykuya dalmasıyla her şey bambaşka bir hal alıyor, çığırından çıkıyor. Benim en güldüğüm karakter Mariya'nın eşi Afanasiy Matveiç idi. Eşiyle girdiği diyaloglarda oldukça eğlensemde, kadının acımasız biri olduğunu hatırlatmak isterim. Kaçırılmayacak bir hikaye olduğuna inansam da, kitabın sonsözünde Dostoyevski'nin bu hikayeyi yazdığına pişman olduğunu okudum. Bununla birlikte hikayeyi daha iyi anlamak için de, bu sonsözü okumanızı ayrıca tavsiye ediyorum. Ebedi Koca-1870 Kurgusu itibariyle ilgi çekici bir hikayesi var aslında. Ancak nedense ben yine de Amcanın Rüyası'nı tercih ederim. Pavel Pavloviç, tanıştırayım, ''Ebedi Koca'' oluyor kendisi. Öncelikle ebedi koca, durumunun ne demek olduğu en başta anlatılıyor. Spoiler sayılmaması için burada bahsetmeyeceğim ancak Pavloviç için cuk oturan bir tanım olduğu bir gerçek. Kitabın gidişatından da oldukça net bir şekilde görüyoruz bunu. Velçaninov, normalde asla seveceğim bir tip değil. Pavel ile kıyasladığımızda, onun yanında parlayan bir karakter. Öncelikle daha akıllı daha ne yaptığını bilen daha kararlı daha normal birisi. Şimdi bu karakterle ilgili şöyle bir gerçek var, o da şu, Pavloviç'in karısıyla birlikte olmuş olması. Ancak bu durum anlatılmıyor, geçmişte yaşanmış bir gerçek bu. Sonrasında ise bir anda çıkagelen Pavel'in, Velçaninov ile karşılaşması ve aralarında oluşan karmaşık ilişkiyi okuyoruz hikayede. Diri bir hikaye, ben ilerlerken gerçekleşen bir kısımda şaşkınlığa uğradım. Ne olacak şimdi, diye meraklandım derken devamı hiç beklemediğim farklı olaylarla gelişti. Demem o ki, Dostoyevski'nin dünyasına girme gibi bir amacınız varsa, umarım vardır da, üç novella da yazarın gelişimine şahit olmak için okunması gereken hikayeler.
Üç Novella
Üç NovellaFyodor Dostoyevski · İletişim Yayıncılık · 2019239 okunma
··
183 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.