Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

62 syf.
8/10 puan verdi
Öncelikle şunu belirtmeliyim ki dönemin Uludağ Üniversitesi Eğitim Fakültesi öğrencileri çok şanslıymış. Bilemiyorum bu şansı ne kadar lehte kullanabildiler, ancak Kuçuradi'nin özgürlük, kültür ve ahlak felsefesi karşısında hem bir bilgi ve bakış açısı zenginliği elde edebilecekken aynı zamanda Kuçuradi felsefesine karşı argümanlar sunarak bizzat kendisiyle istişare edebilirlerdi. Kuçuradi'nin özgürlük anlayışı ve felsefesine tamamen katıldığım gibi ahlak ve kültür kavramlarına karşı olduğum için bu iktidar aygıtları hakkında ortaya koymuş olduğu felsefeyi eleştirdim bu eserinde. Ancak gözden gelinmeyecek kadar 'yapıcı' bir ahlak ve kültür felsefesine sahip olduğundan çok da ciddiye almak gerektiğini düşünüyorum böylesi değerli isimleri. Kuçuradi'nin ahlak felsefesi etik temelli bir perspektife sahip olduğundan konu hakkında söylediği, yazdığı her cümle insanlık değeri nezdinde ve kişisel olarak vicdan ile alakalı bir noktada duruyor. Bu noktada buna neden ''ahlak'' denilmesi gerektiği hususunda soru işaretleri oluşuyor. Çünkü bahsedilen tutumu, bilinçli ve vicdanlı bir kişi içinde yaşadığı toplumun belirlediği ahlak normlarına bağlı kalmadan elbette ki gerçekleştirebilir. Ahlak, Kuçuradi felsefesi noktasında sadece bir terim olarak önümüzde durmakta. Dolayısıyla kültür de yine toplumun belirlediği normlar çerçevesinde şekillenen ve toplum kadar iktidar sahiplerinin şekil verdiği bir terim olarak karşımızda durmakta. Bu terimler altında oluşturulan söylemler, doğrudan insanı sınırlamakla ilgilidir. Bu da bahsetmiş olduğum ''bilinçli ve vicdanlı kişinin'' ortaya çıkmasına en büyük engeli oluşturur. Kültür de yine belirlenmiş olan moral doğrultusunda ancak niteleme sıfatı misyonu ediniyor kendine bu tarz toplumlarda. Madalyonun diğer yüzü ise bu sınırlanmış kişiliklerin ahlak karşıtlığını, eşittir ahlaksızlık olarak düşünmeleri meselesidir. Ahlaksızlık doğrudan ahlakla ilgili olmayıp bilinç ve vicdandan yoksun (yani yozlaşmış) bir kişiliğin yansımasıdır. Kuçuradi felsefesi işte bu noktada baz alınması gereken önemli bir felsefedir. Bahsetmiş olduğu ahlak olgusu işte bu temele dayanmaktadır. Bunun dışında kalan ve toplumun ekseriyetiyle sahip çıktığı ahlak* insanı sınırlamaktan başka hiçbir şey değildir. Keza kültür de... Kitap, ülkemiz düşünsel altyapısının dinamikleri hakkında bir taştır kuyuya atılmış olan. Kuçuradi'nin bu güzel bakış açısı ve felsefesinin üzerine giderek hem kişisel hem de toplumsal gelişim çok doğru şekilde sağlanabilir. Dolayısıyla kitap oldukça değerli bir içeriğe sahip. Keyifli okumalar.
Uludağ Konuşmaları
Uludağ Konuşmalarıİoanna Kuçuradi · Türkiye Felsefe Kurumu Yayınları · 2017160 okunma
·
126 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.