Gönderi

250 syf.
8/10 puan verdi
·
Liked
1964' te er öğretmen olarak gittiği Hakkari'nin pirkanis köyünde yaşadıklarını yıllar sonra düşle gerçeği bir arada kurgulayarak anlatır. Kitabı ele alacak olursak ferit Edgü okuduğum ilk kitabı. üstelik Hakkari'de yaşayan biri olarak okumam gerektiğini düşündüm ve o şekilde tanıştık romanla. Öğretmen olarak gittiği köyde sabahın ilk ışıklarıyla uyandım . Köyde kadınlar erkenden uyanır hamur yogurur ve başlarlar ekmek yapmaya.bacadan tüten duman köye salar ve isitirdi dağları.okulu görmeye gittiğimde hiç el sevmediğini anladım .yıllarca kapatılan kapılar hiç açılmamış pencereler hiç dokunulmamış . hemen muhtara gidip konuştum merkeze nasıl gidilir bilmiyorum.gidip valiyle konuşmam gerekirdi çünkü bu okula bir el atılması gerekir di.koyden başladım yürümeye ve ana yola çıktım yoldan gelen servise binerek merkeze vardım ve gittim görüşmeye .tabi bu işler hep benim bildiğim yollar dan olmuyormuş bunun için önce dilekce gerekiyor dediler. Mejburen köye geldim Köyde iç gün içinde salgın bir hastalık yayıldı Doktor ve sağlıkçı hiç gelmediği için küçük çocuklar oldu ve biz artık alıştık onları defnetmeye. Ben tek gözlü elektrik olmayan odada oturup düşünürken kapı çaldı ve yine ölüm haberi verildi. Köyde tek okuma yazma bilen bendim o yüzden benden umut şifa bekliyorlardi.oysa ben hiç bişe yapamiyordum.cunku bende onlar gibi sadece bir insandım . Kar yağmaya başladı ve üç gün süren kar bütün yollar kapandı biz hiç bir yere gidemedik ve ben onlara çare olamadım. Çaresizliğin,bahtsizligin belkide onların alnına yazılan kader mi acimasizdi bilmiyorum ama onlar çok mutluydu. Kitap çok güzel bir konu ele almış .o zaman ki hayat şartları ne kadar da zor.ve insanlar ne kadar çaresiz.
Hakkari'de Bir Mevsim
Hakkari'de Bir MevsimFerit Edgü · Alfa Yayınları · 201910.3k okunma
·
1 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.