Gönderi

188 syf.
8/10 puan verdi
·
Read in 3 days
Yunus Nadi Öykü Ödüllü Ethem Baran Kitabı!...
Ethem Baran'ın öykü evreni, çocukluğunun ve ilkgençlik döneminin geçtiği memleketi Yozgat'ta biçimlenmiş ve sonrasında peyderpey inşa edilmiştir. Okuduğum kitaplarındaki öykülerinin kahir ekseriyeti, çocukluk ve ilkgençlik çağında yaşadıklarından ve gözlemlediklerinden devşirilmiş ve yazınsal yaşamda yerini almıştır. Öykü yazımında bu konu üzerine düşünenlerin genel kanısı da bu yöndedir. Baran, Dönüşsüz Yolculuklar Kitabı'nın başında Barthes'den alıntıladığı bir cümleyle bunu tebarüz ettirir. Cümle şöyledir: "Aslında yalnızca çocukluk döneminin memleketi vardır." Baran bu memleketi, bu eşi benzeri olmayan yaşantıyı, sözcüklerin büyüsüyle yeniden inşa etmiş ve benzersiz bir öykü evreni oluşturmuştur. Baran'ın yetişkinlik dönemi öyküleri de kuşkusuz nitelikli ve benzersizdir ama çocukluğun o büyülü dünyasını yeniden oluşturması, betimlemeleriyle o kıraç bozkırı büyülü bir yer hâline getirmiş ve bildiğimiz Yozgat'ı bir çocuk gözüyle yeniden resmetmiş ve yaşatmıştır. Ethem Baran'ın bütün öykü kitaplarını zevkle okudum ve gördüm ki Yozgat'a komşu bir ilde yaşadığım için kültürümüzün neredeyse birebir aynı. Buradan hareketle çocukluğumuzda yaşadığımız ve artık çoğu unutulmuş olan kültürümüzün sözcüklerin büyülü evreninde yeniden kurgulanarak yaşatılması bende büyük bir mutluluk yarattı. Eski insanların alışkanlıkları, çocukluk çağının istekleri, özlemleri, eski yaşayış ve düşünüş biçimleri sözcükler yoluyla kurgulanarak yeniden hayat bulmuş ve ölümsüzleşmiş. Yaşamımızdaki ayrıntıların, nesnelerle ve insanlarla ilişkilerimizin dile getirilişi empati kurmamıza ve bu öykü evrenini benimseyerek, gülümseyerek okumamıza vesile olmuştur. Bundan daha büyük bir mutluluk olamaz. Ethem Baran kalemi güçlü bir yazar. Betimlemelerini tahayyül ederek göz önüne getirmek bile büyüleyici. Çocukluğunda yaşadıklarını unutmamış ve edebiyat ve öykü yoluyla imgeleminde yeniden yaşamış ve öyküleştirmiş. Akıcı dili, müthiş kurgusu, çarpıcı sonlarıyla Baran okumak zevk veriyor. Yunus Nadi öykü ödülünü almış olan bu kitabında on dört öyküsü var. Hiçbirini birbirinden ayıramayacağım on dört güzel öykü. Hüzünlü, heyecanlı, buruk ve özlem dolu öyküler. Ethem Baran'ın öykü evrenini anlatmak yetmez, okumak ve tekrar tekrar okumak lazım anlamak için. Ve Demiştik, Her Dağın Kendi Kışı, Dallar Kırılırken Rüzgâr Saklı Kalır, Uzak Yakınlıklar... Öykülerin isimleri özenle seçilmiş, içeriğiyle direk uyumlu görünmüyor ama okuyup anlayınca yerli yerine oturuyor. Ethem Baran'ın öykülerinde ilk cümleler çok çarpıcı. Buna özellikle önem verdiği ve çarpıcı bir cümleyle başlamaya dikkat ettiği görülüyor. Sait Faik Hikâye Armağanı alan son öykü kitabı Döngel Dünya'nın ilk öyküsüne "Derken bahar geldi." Şeklinde bir başlangıç yaptığı dikkati çekmişti. Bunun gibi, Ve Demiştik öyküsüne "Evleri dere kenarındaydı biliyorsun" şeklinde bir cümleyle başlamış ve öykünün büyüsü daha ilk cümlede kendini hissettirmiştir. Her Dağın Kendi Kışı'na ise " Son yağmurdu. İnmiş ve dinmişti." Şeklinde bir başlangıçla okuyucuyu etkilemiştir. Ethem Baran'ın öykülerini anlatmaya, açıklamaya çalışmaya gerek yok. Öyküler kendilerini, ne kadar güçlü olduklarını yeterince hissettiriyorlar zaten. Tek tek her öykünün konusunu, işlenişini açıklamak da olmaz. Ne olur derseniz, çay ya da kahve eşliğinde, dingin bir kafayla öyküleri sindire sindire okumak yeterli olur derim. Daha ne diyeyim ki...
Dönüşsüz Yolculuklar Kitabı
Dönüşsüz Yolculuklar KitabıEthem Baran · Doğan Kitap Yayınları · 2005101 okunma
·
34 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.