Gönderi

Çürümenin sonu
Buna münferit olay olarak bakabilirsiniz, üç ayrı adam üç ayrı kadını öldürmüş diyebilirsiniz ama böyle düşünür olaya böyle bakarsanız tutacağınız üç günlük yas ile kalırsınız. Bunlar sosyolojik, psikolojik ve ahlakı çöküntünün, çürümenin getirmiş olduğu sonuçlardır. Siyasilerin sivri, kavgacı, ayrıştırıcı tutumu;kendinden olmayanı kendi gibi düşmeyeni düşman olarak görme, kibir, kendini beğenmişlik...Bir tarafta Türkiye şartlarında olmaması gereken zenginlik, şatafat diğer tarafta yine Türkiye şartlarında olmaması gereken geçim derdi, yoksulluk, işsizlik...Üzerine adaletin olmayışı, haklının güçlü değil güçlünün haklı olması, caydırıcı cezaların olmaması. Böyle bir ortamda ne kadar çok dindar da olsak hem ahlaken hem kişilik olarak zayıf olduğumuz için farkında olmasak da toplumca ayarlarımız çabuk bozuluyor. Kadın koruma talep ediyor önemsenmiyor, kadın darp ediliyor, öldüresiye dövülüyor adam tutuklandıktan iki gün sonra serbest bırakılıyor bu arada tutuklamaların çoğu atılan twitler sayesinde oluyor sonrası çocuğunun önünde öldürülen kadın, alışverişten dönerken sokak ortasında elinde poşetleriyle öldürülen kadın, gece eve dönerken yolda öldürülen kadın daha yeni Şule Çet, Aleyna Çakır cinayetleri oldu zanlıların akıbeti ne oldu bilen var mı? En son yine twitlerle adalet aranıyordu onlar için. Özgecan Aslan cinayeti vardı tecavüze direndiği için defalarca bıçaklanıp öldürülmüştü halk sokaklara dökülmüştü unutmayacağız, unutturmayacağız diye. Şimdi ölüm yılı dışında hatırladığı yok alıştık çünkü, alıştırdılar. Günlük olay haline bunlar. Gereken yerlere gereken kişilere, gidişata dur demezsek, hesap sormazsak, dindarlık kadar ahlaka da önem vermezsek, seyirci gibi izlersek olanları maalesef bu son kadın cinayetlerini de sadece ölüm yıllarında anmakla kalırız.
·
9 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.