Bilginin İslamileştirilmesi mevzusunu, eserin kaleme alındığı dönemden bağımsız olarak düşünemeyiz. Müslüman coğrafyaların altın çağının ardından sömürge dönemine geçilmesi ve eserin bundan bir kurtuluş vazifesi gördüğünü söylesek çok da yanlış olmayacaktır. Toplulukların yaşadığı tutsak zihin anlayışından topyekun bir kurtuluşun topyekun bir bilim seferberliği olduğunu düşünüyor Faruki. Dönem itibariyle çok kıymetli bir çalışma olmasının yanı sıra günümüz Müslüman toplulukları olarak halen bu konunun Faruki'nin konuşması üzerinden değerlendiriliyor olunması görünür bir ilerleme kat edemediğimizin göstergesi belki de. Günümüzde psikoloji alanında bu anlayışın devamı niteliğinde takip ekolleri oluştuğunu görüyoruz. Peki bilgi, gerçekten İslamileştirilmeli mi? Bilgiyi İslamileştirmek bir problem olarak İslami terimlerin batılılaştırılmasına hizmet edebilir mi? Kalemin İslamisi olur mu? Bilim, sadece bilim değil midir? Kitabı okurken bir sürü soru üşüşüyor zihninize. Esasında, fen bilimlerinde bu tip bir problemle çok karşılaşmasak da sosyal bilimleri üretildikleri kültür, kuramcının yaşam felsefesi ve toplum bağlamında bağımsız düşünemediğimiz için bu soruları soruyoruz. İşin felsefesinin nerede başlayıp deney ve gözlem ürünü olan bilginin nerede bittiğini bilebilirsek daha vazıh bir anlayışa sahip olabiliriz gibi geliyor. Orta çağda İslam bilim geleneği altın çağını yaşarken nasıl bir üretici ve ilerletici konumda idiyse ve sonrasında batı bunu devam ettirdiyse bilime yabancı kalmamız söz konusu olamaz. Elbette, bilimsel alanda Farid Alatas'ın bahsettiği bir üst analiz, ilgililik-ilgisizlik eleğinden geçirilen bilgi, kendi kültürümüz açısından bir değerlendirmeye tutulduğunda daha anlamlı olacaktır. Faruki'nin ortaya koyduğu bu yaklaşım ve metodolojinin dönemin yapısı itibariyle değerlendirildiğinde harekete geçirici ve şuur kazandırıcı bir unsur olduğunu söyleyebiliriz. Birçok şeye vesile olduğunu da görebiliyoruz. Fakat hamasi sloganları yaşarken aynı zamanda işin üretim boyutuna da eğilmemiz ve bütüncül bir değerlendirme ve eleştiri yapabilmemizin gerekliliği de ortada. *Not: Faruki'nin konuşmasını daha derinlikli bir şekilde çözümlemek ve incelemek isterseniz, Mevlüt Uyanık'ın Bilginin İslamileştirilmesi ve Çağdaş İslam Düşüncesi kitabını da okuyabilirsiniz. Bu hususta düzenlenen Bilgi, Bilim, İslam toplantı dizisinin metni de farklı fikirleri görebilmek adına faydalı olacaktır.

Bilginin İslamileştirilmesiİsmail Raci Faruki · Risale Yayınları · 2012196 okunma

·

30 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Ayşenur