Gönderi

628 syf.
·
Not rated
Yugoslavya, birden fazla din ve birçok etnik grup barındıran bir ülkeydi. Bu gruplardan birkaçı bağımsızlığını ilan etti. Sırplar "Büyük Sırbistan" hayallerini gerçekleştirmek için bu bölgede bulunan Müslüman Boşnaklar ve Hırvatları buradan uzaklaştırmak için insanlık dışı uygulamalara başladılar. 1992'de başladı bu soykırım. Dünyanın haberdar olduğu bu savaşa engel olmak için hiçbir adım atılmadı. Bosnalı Müslümanlar ölüme terk edildi. Boşnakların ümidi olan Birleşmiş Milletler, Srebrenitsa'yı güvenli bölge ilan etmesine rağmen aslında Sırpların yanında yer aldığını, verdiği kararlarla belli etti. Bu aslında bir Müslüman ve Hristiyan savaşına döndü ilerleyen yıllarda. 1995 yılında, Srebrenitsa'da 8.372 kişi çeşitli işkencelere maruz bırakılarak katletildi. Kalanlar da göç etmeye zorlandı. Bunlar kitapta geçen olayların gerçek yüzü. Kitap boyunca Boşnakların uğradığı zulmü okurken yüreğim sızladı. Artık daha fazlası olamaz dediğim noktada hep daha fazlası oldu. Acıyı hissettim, yutkunamadım bile okuduğum satırlarda. Boğazıma bir yumru takıldı ve hala geçmiş değil. Ben okurken böyle hissettim, o insanlar yaşarken neler hissetti bilmiyorum. Boşnakların yaşadığı bu zulme daha önceden vakıftım, bununla ilgili bir belgesel de izlemiştim. Kitabı bilincinde olarak okuduğum için, anlamı daha büyüktü. Fırsat bulursam Bosna'ya gitmeyi ve bu vahşetin izlerini yerinde görmeyi, tanıklık etmeyi çok istiyorum. Demek istediğim bir şey daha var; Tarih tekerrürden ibarettir. Roller ve kişiler değişir ama hikaye hep aynıdır. 20. Yyda Boşnakların başına gelen, bugün 21.yyda Suriyeli ve Arakanlı müslümanların başına geliyor ve gelmeye de devam edecek. Sizlerinde yaşanmış bu vahşeti öğrenmenizi ve anlamanızı isterim.
Meyra
MeyraSinan Akyüz · Alfa Yayınları · 20195.7k okunma
·
5 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.