Hz Aişe'nin toplumun ıslahı, gittikçe kötüleşen gidişatını düzeltilmesi adına siyasi işlere katılması aynı zamanda Müslüman kadının sahip olduğu hukukun sınırlı olmadığını gösteren bir delildir. O, kendi hayatı ile müslüman bir hanımın da, erkek gibi dini, ilmi, içtimai ve siyasi kısaca her türlü dünyevi işi ve vazifeyi başarabileceğini ispat etmiş bilhassa İslam kadının sahip olduğu hukukun ne kadar yüksek olduğunu, ne derece yükseltildiğini göstermiş ve sözkonusu hukukun canlı bir örneği olmuştur.