SONUNA KADAR OKUYUN!
İbn-i Abbas (r.a.) Hazretleri'nden naklen Muaz b. Cebel rivayet ediyor:
- Bir gün Resulullah (s.a.v.) ile beraberdik. Ensardan birinin evinde toplanmıştık... Tam bir cemaat olmuştuk. Sohbete dalmıştık. Bu arada, dışarıdan bir ses geldi;
- Ev sahibi... İçerdekiler.. Eve girmem için bana izin verir misiniz? Benim sizden bir
BİR NARSİST TÜKENİŞ’İN ANALİZİ
Yazıldığı yıl 1891’den beri okuyan herkes yaşlandı, bir tek bu roman ilk yazıldığı zamanki gibi hep genç kaldı. Her gelen yeni neslin hayranlıkla okuduğu roman –
Atatürk kendisi için yaşamayı seçmedi hiçbir zaman. Türk kadınına örnek bir figür olan Latife Hanım’la evlendi; iyi eğitimli, iyi derecede yabancı lisan bilen biriydi çünkü. Bu da annesinin vasiyetiydi. Bu yüzdendir Latife tercihi... Hiçbir şey kalbinden koparıp atamamıştır Fikriye'yi.
Atatürk’ten Fikriye Hanım'a;
“İçsem de bir kadeh
Bu kitaba Envarul Aşıkın diye ad koydum. Bu kitabı gönlümün nuru, gözümün gözü ve ruhumun ruhu kıldım.
10-11 sene önce babam işten geldiğinde çocuklarını etrafına toplar bu kitaptan bölümler okurdu. Özellikle peygamber kıssaları olan bölümü dinlemeyi çok seviyodum zira fevkalâde şeylere ilgim o zamanlardan beri var. Sonradan fark ettim ki
Uykumun aldatıcı gerçeğine inanacak olursam,
yakında sevinçli haberler var diyor düşlerim.
Gönlümün efendisi tahtında ağırlıksız oturuyor,
sonra, alışılmamış bir ruh beni bütün gün
yukarılara çıkardı neşeli düşüncelerle.
Düşümde sevgilim geliyor, ölü buluyor beni
ölünün düşünmesine izin veren tuhaf bir düş!
ve öyle bir hayat üflüyor ki dudaklarımdan öperek,
birden dirilip imparator oluyorum. Tanrım,
aşkın gölgeleri bile sevinçle dolu olursa böyle,
kimbilir aşkın kendisine kavuşmak ne tatlıdır!
Sayfa 163 - Antik batı klasikleri Lacivert Yayıncılık 2011/Mart Çeviri: Tolga SağlamKitabı okudu