Seni Çok Seviyorum ( Kasım GÜLTEKİN)
Malumun ayanıdır ve ayanın beyanı,
Bak açık söylüyorum seni çok seviyorum,
Ömrümün miladıdır ve miladın ilanı,
Bak açık söylüyorum seni çok seviyorum...
Yaşamak istemem ki canimda değil isen,
Son nefesi veremem yanımda değil isen,
Aşk yolunda yürümem benimle değil isen,
Bak açık söylüyorum seni çok seviyorum...
Yüzündeki gülüşün ömre ışık
"Baş gözü körlüğü gibi gönül gözü körlüğü de vardır."
Önünde duranı görme sürenle,başını çevirip baktığını görme süren aynı değildir.Göremediğini merak etmek zaman kaybettirir.Önünde duranı, baktığın halde görmemekte körlüğü getirir.Nereye bakarsan bak artık herşey aynı gibidir.
"Çünkü göz ; gönül görmezse işlevini yitirir..."
Aslı Özgür
Gönül körlüğü,ruh sağırlığı..
Zavallı yaratıklar! Onları sevmek yanlış bir şey olabilir, ama acımak da çok az bir şey. Gün ışınlarını hiç görmemiş körlere, doğanın ezgilerini hiç işitmemiş sağırlara, ruhunun sesini hiçbir zaman duyuramamış dilsizlere acırsınız da utanç gibi yalancı bir bahane bulur, zavallı kadınları deliye döndüren, iyiyi göremeyecek, Tanrı'nın sesini duyamayacak, aşkın ve inancın arı dilini konuşamayacak duruma getiren bu gönül körlüğüne, bu ruh sağırlığına, bu bilinç dilsizliğine acımak istemezsiniz.
Vicdanı gelişmemiş insanda realite körlüğü olur. Âlem aydınlık bile olsa onun gözü görmez. Gönül kırmak insanın vicdan gözünü kör eder.
Sayfa 138 - Timaş yayınlarıKitabı okudu
Gönül gözü körlüğü en fenası olsa gerek .
Körlük ne kadar modası geçmiş bir edebiyata benziyor. Kılı kırk yaran bir edebiyata...
Göz değil,gönüldedir,bir insanın körlüğü,
Bil ki;gönül körlüğü,körükler nankörlüğü.
Sayfa 11Kitabı okudu
- ... Üç çeşit körlük vardır: Göz körlüğü, nimet körlüğü ve gönül körlüğü. Bunların da iflah olmayanı gönül körlüğüdür.
"Ne var ki, onlarda kör olan gözler değil, sinelerindeki gönüllerdir."*
Hac/ 46
Allah Korusun Hepsinden
Kimya! Üç çeşit körlük vardır: Göz körlüğü, nimet körlüğü ve gönül körlüğü.
Sayfa 133Kitabı okudu
Eğer alem halkı her söyleneni duymuş, her gösterileni görmüş, her anlatılanı anlamış olsaydı, gönül körlüğü, gönül sağırlığı, âgâhsızlık, bigânelik, zevksizlik yeryüzünden kalkmış olurdu.
Sayfa 176Kitabı okudu
