"insanlar, ne çok konuşur; alınlarındaki kırışıklarla, dudaklarının kenarlarındaki kıvrımlarla, şişen genişleyen şah damarlarıyla, çöken omuzları ya da dikleşen omurgalarıyla.. en çok da susuşlarıyla, bakışlarıyla.. gözler ne kadar da gevezedir; insan ruhunun kapılarıdır onlar.. o kapılardan içeri girmeyi bilenler cenneti ve cehennemi görürler. gözlerden ruhlara girip çıkmayı daha çocukken öğrendim.." /öyle bir geçer zaman ki 20. bölüm, 19:35
"İnsanlar ne çok konuşur alınlarındaki kırışıklıklarıyla, dudaklarının kenarlarındaki kıvrımlarla, şişen genişleyen şahdamarlarıyla, çöken omuzlar ya da dikleşen omurlarıyla en çok da susuşlarıyla, bakışlarıyla. Gözler ne kadar da gevezedir, insan ruhunun kapılarıdır onlar. O kapılardan içeri girmeyi bilenler cennet ve cehennemi görürler. Gözlerden ruhlara girip çıkmayı daha çocukken öğrendim ben."
Reklam
"İnsanlar, ne çok konuşur... Alınlarındaki karışıklıklarıyla, dudaklarının kenarlarındaki kıvrımlarla, şişen genişleyen şah damarlarıyla, çöken omuzları ya da dikleşen omurgalarıyla... En çok da susuşlarıyla. Bakışlarıyla. Gözler ne kadar da gevezedir." youtu.be/xIru4Adl9aM (15 dklık molalarımda izleyeyim derken bir bakmışım yirminci bölümdeyim... Güzel diziymiş. Bir aileyi anlatmıyormuş sadece.)
İnsanlar ne çok konuşur!Alınlarındaki kırışıklıklarla...Dudaklarının kenarlarındaki kıvrımlarla...Şişen,genişleyen şah damarlarıyla...Çöken omuzları ya da dikleşen omurgalarıyla...En çok da susuşlarıyla,bakışlarıyla...Gözler ne kadar da gevezedir!İnsan ruhunun kapılarıdır onlar.O kapılardan içeri girmeyi bilenler,cenneti ve cehennemi görürler.
Sayfa 186Kitabı okudu
"gözler ne kadar da gevezedir."
Gözler ne kadar da gevezedir...
Reklam
35 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.