"Yüksek düşüncelerin zevkine varmıştı; insanlığın dertlerine ortak olmuştu. Zaman zaman yüreği derinden derine sızlayarak insanlığın çektiklerini düşünür, üzülürdü; bazen de içine garip, nedensiz bir kasvet çöker, uzak bir âlemin, belki Ştolts'un bir zamanlar ruhunu sürüklediği âlemin özlemini duyar, gözlerinden tatlı gözyaşları akardı. Başka bir gün insanların ahlaksızlıklarına, sahteliklerine, iftiralarına, dünyayı saran kötülüğe karşı bir isyan duyar, insanlara çürük yanlarını göstermek dileğiyle yanardı. İçinde bir yığın düşünce, denizin dalgaları gibi birbirini kovalar, niyet haline gelir, kanını coşturur; damarları şişer; bedeni esrarlı bir güçle gerilir, niyetler taşkın birer tutku halini alırdı."
Melankoli nöbetleri, hayaller ve iç çekmeler, Arzular ve gözyaşları zavallı aşıkların kaderi.
Reklam
Bütün hayatı bir sözün, bir bakışın ucunda saymak, bir tek söz, bir çift göz uğrunda -bütün ışığı, rengi, doyulmaz lezzetiyle- yaşamayı bir anda değersiz bulacak kadar pek­ yürekli olabilmek, ancak gençliğe vergi bir aptallık değil miydi? Ama ne kadar da tatlıydı o gözyaşları? O iç ezikliği ne güzeldi? Bir daha yaşayabilir miydi insan o buruk, o kendine özgü, dolu dolu mutluluğu? Gençliğe geri dönmek mümkün olabilir miydi?
Sayfa 13 - ayrıntı yayınlarıKitabı okudu
• Ağla...Gözyaşları, tebessümün habercisidir. Cennet bahçelerinde, gülmek için dünyada ağlamak gerekir. •
152 syf.
9/10 puan verdi
·
Read in 5 days
#1001kitap~~~
Korkunç 1uykusuzluktan ve umutsuzluktan genç Emil Michel Cioran'ın boğuşmasını, saçmalıklar ve yabancılaşma, boşunalık gibi varoluşun mantıksızlığını gösteren bu kitap, aynı zamanda Cioran'ı 1kıyamet habercesi, 1umutsuzluk teorileri sunan, kendisi için yazı ve felsefe ile metafizik durumlarına da götüren erdemleri sunuyor ki bu kitabı 21yaşında
Umutsuzluğun Doruklarında
Umutsuzluğun DoruklarındaEmil Michel Cioran · Jaguar Kitap · 20191,408 okunma
Reklam
İzin ver insanlar hakkında sana ufak bir ders vereyim," diyorum. "Onları dinlediğin kadar onlara bak. Ellerini ve ayaklarını kontrol et. Eller hayat hikâyesini anlatır. Kas ve yara izleri ağır işi ve genellikle açık hava hayatını veya bundan yoksunluğu anlatır. Tırnakların durumu; temiz, kirli , bakımlı ya da belki ısırılmış olup olmamaları özsaygıya işaret eder. İnsanlarin giydiği ayakkabılar zevklerini, böylece de kendilerini nasal algıladıklarını açığa vurur, genellikle sosyo-ekonomik durumlarını da belli eder."
Sana dilsiz, dudaksız sözler söyleyeceğim. Bütün kulaklardan gizli sırlardan bahsedeceğim. Bu sözleri sana, herkesin içinde söyleyeceğim ama senden başka kimse duymayacak. Kimse anlamayacak. Yalnız kalırsan, yalnız olmadığını bil! Dertli isen, dermanın olduğunu bil! Hiçbir şeyin sahibiyim deme, emanetçi olduğunu bil! Bir gül kadar güzel ol; ama dikeni kadar zalim olma.
-Bilgi sahibi olmakla bilmek farklıdır. Bilgi sadece hafızanın bir parçasıdır. Bu halinle ancak âlim olarak kalırsın. Bilmek varlığımızın parçasıdır. Bu halinle de ancak arif olursun. Bilmenin ötesine ermek ruhumuzun maveraya yolculuğudur. Bu halinle de âşık olursun. Şimdi söyle Mevlânâ sen nesin?
— Asli sevgi nedir? — İmanın sevgisidir. Yüce Allah, müminlerin kendisine olan sevgisine şahitlik etmekte ve şöyle buyurmaktadır; ‘İman edenlere gelince, onlar Allah’ı daha şiddetle severler.’ (Bakara, 165)
Reklam
Körpecik çocuklarınızını ne emeklerle yetiştiriyorsunuz; sonra da o delikanlıların ellerine silah verip onlara birbirlerini öldürme eğitimi yaptırıyorsunuz. Bu mu uygarlık? Silah, bomba yapıp satıyorsunuz. O paralarla gözyaşları üzerine saltanat kurup kendinize "medeni diyorsunuz. Bu mu medeniyet? Bu olsa olsa sadistliktir. Dünya hepimize yeter. Bu ne hırs, bu ne üstünlük savaşı? Teknolojide ilerlemişsiniz; ama akıldan ve ferasetten ne yazık ki yoksun kalmışsınız. Buraya çıplak ve tek gelip çıplak ve tek gidiyorsunuz. Dünyada size ait ne var ki kavgasını ediyorsunuz?
Sayfa 300Kitabı okudu
"Annelerin gözyaşları da, söz dinlemeyen evlatları gibidir. Akıp gider.." "Bir annenin çocukları için akıtacak gözyaşları her zaman vardır!" diyor kadın. Hayatın içinde umudun hiç bitmemesi de bu yüzden."
Dolmuşluğun ardından, bir müziğin tınısıyla akan o gözyaşları..
Geri199
1,500 öğeden 1,486 ile 1,500 arasındakiler gösteriliyor.