Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Sinemanın kısa tarihi
Lumiére Kardeşler ... 1895 ... Cinématographe ( ilk kamera ve film makinesi ) cihazıyla gösteriye başlarlar . Sinemanın ilk doğuşu diyebiliriz . 28 Aralık 1895 yılında , Paris'teki Grand Cafe'de gerçekleşir . 1895 Ekim'inde Jules Carpentier adlı mühendis ile seri üretime geçerler . Aynı dönemde sinemanın kazanç getireceğini fark eden Charles Pathé var . Sinema salonları tasarlamaya başlar . Lumiére Kardeşlerden Cinématographe'yi satın almak ister fakat olumsuz cevap alır . Charles Pathé ise kendi kronofotografisini geliştirir ve 1896'da piyasaya sürer . Aslında Charles Pathé gramofon imalatı yapan ve ihraç eden bir adamdı . Türkiye'deki mümessili ise Sigmund Weinberg'di . Türkiye'de sinemanın öncülüğünü Weinberg yapar ve İstanbul'daki ilk sinema gösterisini Sponeck Birahanesinde gerçekleştirir . Weinberg'den sonra 1898'de Cambon fırtınası başlar . Bu dönemde sinema filmleri kısa , konusuz , eklektik , parça parça ve birbirinden bağımsız , ayrıca ses olmayan filmlerdi . Ve Cambon şu soruyu sordu : Filmlerde ses yoksa alt yazı olamaz mı ? Türk sinemacılığı , bu iki sinemacının rekabeti ile 1900 yılına kadar geldi ....
Sayfa 77 - Andaç
1845-47 kıtlık dönemi İrlanda'ya Osmanlı yardımına atıf.
"Even the Grand Turk sent us his piastres" "Büyük Türk bile gönderdi bize kuruşlarını."
Sayfa 298 - Wordsworth ClassicsKitabı okudu
Reklam
:D
Salon biraz karanlıktı. Bir iki kişi oturuyordu. Tenha saat. Turgut bağırdı: "Burayı canlandırmaya geldik. Elimizdeki ışık, karanlığı delecektir." Genelevin patronuna yaklaştı: "Anneciğim Venüs'ün kollarına atmaya geldik kendimizi." "Burada öyle biri çalışmıyor" Turgut Metin'e döndü: "İşte gerçek bir kerhaneci ile karşılaştık." Kadın: "Orospuçocuğu" dedi. "Anneciğim kızlarına söyle, ellerini çabuk tutsunlar. Türk korsanları geldi." Bir kadın divanda bacaklarını açmış şarkı söylüyor: "Istedim de vermedi..." Turgut konuşuyor: "Grand Mama, söyle bana; burası müstakil bir memleket mi? Hangi kanunlarla idare ediliyorsunuz?" Hıfzıssıhha kanunları ile. "Sen buranın hükümdarı mısın? Evet öylesin tevazu gösterme."
Sayfa 265
Turks and Caicos
Yani anlamı "Türkler ve Kayıklar". Piri Reis haritasında bu adanın yanında bir kayık resmi görülüyor. Bu ülkenin başkentinin adı "Grand Turk." Adanın bayrağında ise ay-yıldız sembolü bulunuyor! 1688'de Coronelli adlı İtalyan haritacı bu adalara Türk Adaları diyor. 15.yy da buralara Osmanlı denizcileri gelmişler. Günümüzde bu ada İngiliz hakimiyeti altında. 1869 yılında ay-yıldız motifi İngilizler tarafından çıkartılmış. İngilizler adanın ismini de değiştirmeye kalkmış fakat bu, halk tarafından büyük bir tepkiyle karşılanmış.
Fransa 1699 yılında, her üç yılda bir 6-9 yaşları arasındaki çocuklardan birkaçını Türkçe öğrenmek üzere İstanbul'a göndermeğe karar ve­rir. Dil oğlanı denen bu çocuklar, ilerde Osmanlı İmparatorluğundaki Fransız Elçiliğinde ve Konsolosluklarında çevirmen olarak görev alacaklardır. 1700-1705 yıllarında, Paris'in Louis le Grand lisesinde 12 öğrenciye Türkçe öğretilmesi ka­rarlaştırılır.
Sayfa 15 - Türk Tarih Kurumu Basımevi - Ankara, 1992Kitabı yarım bıraktı
"Grand Turk"
Bununla birlikte bir Osmanlı rıhtımına yanaşan Amerikan bandıralı ilk gemi, Salem'de 1782'de denize indirilen "Grand Turk" oldu.
Reklam
Özellikle Kanuni Sultan Süleyman'in, genelde Osmanlı'nun dünyanın bir numaralı devleti olduğu çağın bütün Osmanlı Hakanları'nın Avrupalılarca kullanılan sıfatı "Grand Turc", yani Büyük Türk'tür. Anadolu'ya 11. asırdan itibaren Turchia, Türkiye adını veren Akdeniz'deki ikinci büyük güçtür, yani Venedik'tir. Venedik'te Osmanlı Tacirleri'nin kullandığ otel-antreponun adı da Türk'tür. Fondaco dei Turchi (Venedik şivesinde: Fontego dei Turchi).
Sayfa 289 - Panama YayıncılıkKitabı okudu
Atatürk’ün altını çizdiği satırlar
Fransızca Grand Ansiklopedi, Hunlar maddesinde, en büyük zaferler sırasında bile Atilla'yı, ne zaman barış önerilse hemen kabul ettiğini yazıyor. İşte Atilla'nın gerçek yüzü: Düşman bile, istemeyerek de olsa onun erdemini itiraf etmek zorunda kalıyor. Atilla'nın savaşları, iç hesaplaşmalarla mezbaha halini almış olan Avrupa'da genel bir barışa yol açtı. Türk'ün bu büyük barışı, Rum için silahından farksızdı.
Sayfa 21 - cilt II.Kitabı okuyor
Anadolu-Balkanlar bağlamındaki Türklük, tarihî müktesebatın kendisine verdiği hak ile bu hakkın omuzlarına yüklediği vazife dolayısıyla mecazî anlamda seçkindir. Başka bir deyişle, Selimiye Edirne'de; Süleymâniye İstanbul'da olduğu; İstiklâl Harbi Anadolu'da yapıldığı için kazanılmış bir seçkinlik ve sorumluluktur... Ancak Türkler, Mehmed Vânî Efendi'nin (ö. 1685) Tevbe suresinin 39. ayetindeki "yerinize başka bir milleti getirir" ifadesini, Arapların yerine getirilen milletin Türkler olduğunu belirterek yorumlamasına benzer biçimde, liyakatini kaybedenin seçkinliği de kaybedeceğini akıllarında tutmalıdırlar. Yine günümüzün Türkleri, Karaman Bey'ine Grand Karaman, Osmanlı Sultanı'na ise Grand Turc diyen Avrupalıların ifadelerindeki kasıt üzerinde yeniden düşünmelidir.
Sayfa 57 - Ketebe / Onlar bize Türk derlerKitabı okudu
42 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.