Milyonlarca halk bedenen, ruhen, fikren ve ahlaken çürüyor da, hiç kimse bu kokuşmuşluğu görmüyor. Herkesin karakteri bozulmuş veya herkes bu yozlaşmışlığa alışmış da bunu doğal bir durum sanıyor sanki.
“Halk için yüreği sızlayan ve okuryazar olan herkes, mutlaka bu kitapları okumalıdır. Bu kitaplar körlerin gözlerini açar, ruhu henüz tamamen körelmemiş biri, bu kitapları okuyunca utancından kızarır.”
Sadece okuyun kısa ama bir o kadarda vurucu bir kitap.
Atatürk'ün bu kitabı niçin tavsiye ettiğini kitabın daha ilk 10 sayfasında anlıyorsunuz .
Altını çizdiğim okadar fazla yer varki. İnsan bu kadar kısa bir kitaptan bu kadar fazla ders çıkarılmasına hayret ediyor.
“İnsanlık her zaman koca bir çocuğa benzemiştir. İnsanlar kendi aralarındaki anlaşmazlıkları kavga ve gürültüyle çözmeye kalkışırlar. Allah inancı ve hayır işlemek gibi istek ve düşüncelerini bile şiddet yoluyla savunmaya yeltenirler. Hikmet ve felsefe konularını oyun ve eğlence hâline getirirler.
Hz. İsa’ya günahkâr bir kadın gelmiş, günahlarını affettirmek için ne yapması gerektiğini sormuş. Hz. İsa da ona, “Kalk git, bir daha günah işleme.” demiş.