GURBETÇİ ŞÂİR SERVET YÜKSEL'İN DUYGU SÜZGECİNDEN SÜZÜLEN ŞİİRLER M. NİHAT MALKOÇ “Aman ha, gönül kırıp; kırılmaya değer mi? Boş şeylerin peşinde yorulmaya değer mi? Ne kaldı elimizde baharından, yazından?... Bu dünya çiçek olsa derilmeye değer mi?” (“Değer mi?”- Servet YÜKSEL) Gönül telimizi
YUNUS EMRE ( KS )
🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹 Girdim Aşkın Denizine . Şiiri Yunus Emre Divanı 🌹🌹🌹 Girdim aşkın denizine, Bahrılayın yüzer oldum. Geştediben denizler,
Reklam
Nice kâkül nice mû sünbül-i gül-bûdur bu .. Dil-i uşşâkı perîşân idici budur bu .. Ne gönül kodı ne göz zülf ü ruh u ‘ârız-ı dost .. Oda yanmaz suya batmaz nice câdûdur bu .. Umarın haşrda cân oynaduğumdan tuyalar .. Mâh-rûlar diyeler birbirine odur bu .. Yüri yıllarla yilersen yetemezsin ey dil .. Şol cihetden ki perî şîvelü âhûdur bu ..
Aziz Şehitlerimize
EÝ ŞEHİT OĞLU SEHİT SANA KUCAĞINI AÇMIŞ PEYGAMBER *** Bu vatan idi ey cân mübarek olan bu vatan idi Uğruna canlar verilen ey dost, bu vatan icin idi Bir hilâl uğruna nice güneşler batan bu vatan içindi Kızıl goncanın kalbini vermesi bülbül bülbül içindi Nice canlar gül bahçesine girer gibi cennete girdiler Nice Alperenler sonunda en sonunda muradına erdiler Nice cân, Cânân ile o leziz vuslata erdiler Bu yiğitler bu Vatanı bu namusu bize emanet edip beyaz atlar üstünde gittiler KK
Ey Bülbül-i Şeyda
Ey bülbül‐i şeydâ yine efgâne mi geldin 'Azm‐i gül edüp zârıyla giryâne mi geldin Pervâne gibi âteşe dâim cân atarsın Evvelde bu 'aşk oduna sen yâne mi geldin Yağmur gibi yağarsa belâ sen bâş açarsın Cân vermeğe dost yoluna kurbâne mi geldin Her şey çalışır bir sıfâtı eyleye ma'mûr Sen cümle sıfat ilini vîrâne mi geldin Vech‐i ehadiyyet ki şu eşyâda görünmüş Bu kesretde ancak anı seyrâne mi geldin Bir kimse senin olmadı hiç râzına mahrem Bilmem bu cihân için yekdâne mi geldin Bu hasta Niyâzî’ye şifâ remzin edersin Derde düşenin derdine dermâne mi geldin //
Niyâzî-i Mısrî
Niyâzî-i Mısrî
Şüphe yok ki her dil, gönlün perdesidir, perde kımıldayınca sırlara ulaşılır. Et parçası olan dil, büyük bir perde olur da yüzlerce güneşin yüzünü örter. Ey dostum Allah bizi ve seni kendisinden bir ruh ile desteklesin, bilmelisin ki, ağızda dil hünerli kişinin hazine anahtarıdır. Dilin altında kim vardır ? zalim mi? hain mi ? alim mi? kapı kapalı kim ne bilir ? sözle anlatılan yalan da olsa kokusu gerçeği haber verir. Gerçekten gerçek mi ? yalan mı? zira gül bahçesinden gelen rüzgar, külhaneden gelen pis kokulu rüzgardan farklıdır. Her sözün kokusu nefesinde gizlidir. Ey dost , sen dost ile münafığı ayırt edemiyorsan burnundan şikayetlen ! (mesnevi)
282 öğeden 241 ile 250 arasındakiler gösteriliyor.