Alıntılara iletilere yorum yapmam size aşık, hayran olduğum anlamına gelmez. Kendinizce hülyalara kapılmayın, aşırı ilgi sevgi dönüşleri beklemeyin. Ayrıca cevap gelmeyen yorumları siliyorum.
Kendim için hiperaktif diyemem ama geveze ve aşırı aktif biriyimdir. Buna (size saçma gelsede) mutsuz olmayışım da eklenince ortaya sürekli gülümseyen iletilerim çıkıyor. Bu sizi rahatsız ediyorsa ister engelleyin ister sessize alın. Ama bunlarla gelmeyin
"eğlenceli olabilirsin ama yanlış yorumlanır
hareketlerin farklı algılanır"
Doğrudur biraz farklı biriyimdir. Ama bu benden başkasını zerre ilgilendirmez. Kimseyi rahatsız etmiyorum.
Profilimde ne okuduğumun yazması sizin beni hunharca yargılayabileceğiniz anlamına gelmez. Laflarınızı bir bir iade ettiğim için düşman olmanıza da gerek yok. Bırakın okuyalım gülelim eğlenelim olsun bitsin. Anlamlı, mantığa uygun laflar edeni seve seve dinlerim her halükarda fakat beni zerrece tanımayan insanların keskin yargılarından yoruldum.
bir tıpçıya yakışmıyor
ne biçim tıp öğrencisisin
böyle doktor olunmaz
sahte profilsin kesin
tutarlı ol
nasıl tıp okuyorsun
okuduğum okulla ilgilendiğim meslekle ilgili olan bu gibi yargıları yeterince insandan duydum. Tekrara gerek yok.
Sadece Şeyma gibi über, süper kitapları dalgasına okuyup 1 puan veren arkadaşların hissiyatını paylaşıyor ve kendilerini anlıyorum. Hatta bu tarz kitaplar için bilimkurgu, anı vb. türlerin yanına leş edebiyat diye ayrı bir tür de eklememiz gerekli bence. Bu kitapla ilgili ince bir mizah için
“Olmayacak şeyler yapalım. Gülelim, eğlenelim. Hayat çok kısa... eğlenmemize bakalım. Yoo, çok uzun... Upuzun günler, aylar, yıllar var önümüzde. Bu uzun zaman ancak eğlenerek geçer.”
Sayfa 165 - Yapı Kredi Yayınları - 2908Kitabı okudu
Biraz gülmesek diyorum. Twitter'da harika espriler var, Facebook'ta çok komik videolar var, muzip arkadaşlarımız bizi çok güldürüyor, evet. Gülelim, eğlenelim ama arada bir duralım ve düşünelim bir ramazan günü oruçluyken yasak kurşunlarla öldürülen Munir'i Gencecik yaşlarında hiç iş olmadığı için evde oturup babasının maaşıyla geçinmek zorunda kalan
ağabeylerini, Munir'in acısı hep tazeyken güçlü kalmaya, ayakta durmaya çalışan babasını..
Düşünsek de biraz gülmesek. Az gülmesek Gülmesek.
biz dünyaya gelmeden,
her yeri düşman almış.
atatürk düşmanları,
yurdumuzdan çıkarmış.
23 nisan günü,
meclis kuruldu diye,
büyük bayram verilmiş,
çocuklara hediye.
gülelim eğlenelim,
kutlayalım bayramı.
verelim hep el ele,
yükseltelim vatanı.
melahat uğurkan
youtube.com/watch?v=l1FCcYs...