Leşi güllerle kaplayarak saklamaya çalışmak imkansızdır. Çünkü bu uzun vadede işe yaramaz, güller bir zaman sonra solar ve leş her zamankinden daha fena koku yayar. Bizim hayatlarımız da böyledir. Eski, iltihaplı yaralarımızı altın giysilerle örtmeye çalışsak da bir gün gelir, o altın giysi çıkarılır ve yara tüm çirkinliğiyle gün yüzüne çıkar.
ölürler
Güller kendi hallerine bırakılınca tamamen ölürler mi?
Reklam
Çıldırmışsınız siz, yolunuzu şaşırmışsınız. Yalanı gerçek, çirkinliği de güzel sanıyorsunuz. Herhangi bir durum sonucu elma ağaçları, portakal ağaçları, portakal yerine birden kurbağa, kertenkele verse ya da güller terlemiş at gibi kokmaya başlasa, şaşırıp kaldırdınız öyle değil mi? İşte ben de yeri göğe yeğlediğiniz için size öyle şaşırıyorum. Anlamak istemiyorum sizi.
Sayfa 118 - İş Bankası Kültür Yayınları
Dediler ki, ıssız kalan türbende, Vahşî güller açmış!.. Görmeye geldim; O hücrâ cennetin hâkine ben de, Hasretle yüzümü sürmeye geldim.
Sayfa 98 - Kapı YayınlarıKitabı okuyor
Kar yağıyor, yine kar, yine mahşer gibi kar. Sanki güller içinde gülen taze kadınlar, Bana beyaz buseler, beyaz buseler yollar; Sanki güller içinde gülen taze kadınlar.
BU NE ARKADAŞ!?
Yine uyandın sabah, Bende... Ah gözlerin işte yine, yeninden, İşte sende... Aklına ne gelirse, Beni de koy bir yere... Kalbime seni yakıştırıyorum,
Reklam
... Duygularım gerçeği defeder Bitti dedirtir bak bu sefer Hakketmeden aldığın o zafer Sana armağanım bu güller ... İçimde tuttuklarımın yükleri omuzuma kaldı Yüreğim dargın, her yanım yangın Bir sigara daha söner sanırım ruhum nefes aldı Yaramı sardım, her yanım yangım alev alev
Solan güller hiç bir zaman yenisini aratmaz. Bizim karanlığımız, güneşten kaçandı. Bizim yalnızlığımız insanlarla doluydu. Bak şimdi demet demet kuruyor o güller, ama dikenler hep aynı.. 👉🏻siyahasoz
Gülüşün de yeşerdi nice çiçekler Güller, Sümbüller Eksik kalıyor her şey Sana gelmek Sana uyumak Sana uyanmak Eksik kalıyor seni istemek. Fhr
Reklam
Gülden güle konup zer kelebekler Bildirmek istiyor var olduğunu. Allanıp, hallanıp güller, çiçekler Bildirir hayata vurulduğunu. Sular şakırdayıp gösterir bize Yerlerin terkinden car olduğunu. Kuşlar şarkı deyip kandırır bize Dünyanın arzuya dar olduğunu.
Leylaklar dökülsün, güller ağlasın
yükselip alçalan uzun, yanık gıcırtılar çıkararak ve ay ışığının altında ve gecenin sessizliği içinde arkasında hafif bir toz bulutu bırakarak, ağır ağır kendi bildiğine ilerliyordu.
Değişik renklerdeki zambaklar gibi, karışık bir ruh hali çevreliyor tüm bedenimi. Rengime dair hiçbir fikrim yok sanki, dönüp durmaktan kendi zihnimde… kan kırmızısıyımdır belki ? Yüzünü güneşe dönen ayçiçekleri gibi, ışığı arıyor,yakararak dile getiriyorum isteğimi Gökyüzündeki yıldızlar kaçmış sanki, geceyi kalbime sardığımda… dualarım yıldızları yutmuştur belki ? Dikenli hançerlere sahip güller gibi, koruyorum dikenli sözlerle kendimi. Yanımda durmuyor kimse sanki, sözleri bir silah misali kuşandığımda… dikenler onları kesmiştir belki ? Ancak ölünce kokan papatyalar gibi, koparıyorlar kalbimi anlamak için değerimi. Acı üzerime gelirken yaşıyorum sanki, bilinmez olan değerim ortaya çıktığında… ben çoktan ölmüş olurum belki ? -ʚїɞ
Hayat ya işte öyledir Kimi zaman önüne güller seren kimi zaman önüne taşlar yığan kimileri yüreğini yakar oyunlarıyla.. sevdalarıyla silahlarıyla Hayat ya işte öyledir hep bir bahanesi vardır hayatın olduların gerekçesi olmazların keşkesi..