Otoriter rejimler, varlıklarını sürdürmek için sürekli yeni düşmanlara ihtiyaç duyarlar. Onlara, olmayan düşmanlar yaratmak için gönüllü dalkavukları olur. Bunların dini, imanı, kıbleleri çıkarlarıdır. Çıkarları için yapmayacakları kötülük yoktur.
Cengiz Hana Küsen Bulut: Cengiz Aytmatov - Gün Olur Asra Bedel, Romanında Abutalip Kuttubayev’in yarım kalmış hikayesinin devamını yazdığı çarpıcı bir kitap. Tansıkbayev, Abutalip’in derlemiş olduğu Mankurt hikayesi ve Sarı- Özek Kurbanları isimli efsaneyi yazmasından dolayı ve başından geçen farklı olaylardan dolayı onu vatan hainliğiyle suçlar. Şiddetle tavsiye ediyorum. Okuyalım, okutalım...
“Devletin çıkarlarından daha önemli ne olabilirdi? Bazıları insan hayatının önemli olduğunu sanıyorlardı... Ne laf ya! Devlet bir sobadır ve yakıtı da yalnız insandır. Yakılacak insan olmazsa soba söner. Sönen, yanmayan sobanın da hiçbir yararı yoktur. Ama öte yandan bu insanlar devlet olmadan yaşayamazlar: Sobayı tutuşturan, yakan onlardır. Sobayı yanar tutmakla görevli olanlar da ona yakıt temin etmeliydiler. Her şey buna bağlı.”
Cengiz Han'a Küsen Bulut
Refik Özdek’in Gün Olur Asra Bedel’in sonuna yazdığı notta bu kitabı bitirmek istiyorsanız Cengiz Han’a Küsen Bulut yapıtını da okumamız gerektiği notunu görünce hemen sipariş verdim. Okumakta biraz geciktim ama ‘’geç olsun güç olmasın’’ diyelim.
Gün Olur Asra Bedel kitabına göre bu sefer kısa bir kitap karşılıyor bizleri. Bu kitapta Abutalip’i sorgulamak için götüren Tansıkbayev’in lüks bir hayat uğruna Abutalip’in hayatına nasıl göz diktiğini görüyoruz. Abutalip’in nasıl işkencelere maruz kaldığına, Tansıkbayev’in asıl planına ve Abutalip için bu hikayenin nasıl sonlandığına şahit oluyoruz. Bunun yanı sıra kıymetli yazarımızın Cengiz Han’ın katı kuralları ve yüreğini Tansıkbayev ile, sefer dönemi çocuk sahibi oldukları için canlarını kaybeden Togulan ve Erdene’yi de Abutalip ile bağdaştırarak bir bağlantı sunduğunu görüyoruz.
Gün Olur Asra Bedel kadar yoğun gelmedi dolayısıyla aynı heyecanla okuduğumu söyleyemem ancak dönemin şartlarından dolayı bu kitaptaki kısmın çıkarıldığını düşünerek bu durumu öteliyebiliyorum. Eğer Gün Olur Asra Bedel’i okudunuz ve Abutalip’in hikayesini merak ediyorsanız Cengiz Han’a Küsen Bulut’ları kesinlikle almanızı öneriyorum.
Selam arkadaşlar
Bugün usta yazar Aytmatov'un bir kitabı ile geldim.
Yazarımız Rusya'ya komünizm gelmesi sırasında geleneklerini korumaya çalışan insanların anılarının, kutsal saydığı şeylerin yok sayılması, aşkın sorgulanması insanların mankurtlaşma veya geleneklerini koruma arasındaki tercihler arasında kalmalarını yazmıştır.
Aslında kitap SSCB Rusyası döneminde yaşanan sosyal ve kültürel sorunların bir öz eleştirisidir.
Dönemin yönetim anlayışı olan Stalin diktatörlüğüne karşı eleştirel bir bakışı diyebiliriz.
Yazar diğer romanlarında olduğu gibi bu kitabında da folklorik unsurlar, masal kahramanları, geleneğin taşıdığı tecrübelerle doludur.
Koskoca uçsuz bucaksız bozkırlarda geçen roman da insan küçülürken, zaman da eriyip gider.. Kitabın kahramanlarından Yedigeyin muhayelesin de bir ömür bir kaç saate sığdırılmıştır. Geçmiş, şu an ve gelecek aynı şeydir. Gerçekler ve destanların iç içe olduğu kitabımız da Mankurt ( bilinçsiz köle, istenen her şeyi sorgusuzca yapan) kavramını da görüyoruz.. Şimdi etrafımıza bakıyorum da Mankurtların içerisindeyiz yada Mankurt olduk.
Hayat akar, trenler gelir ve gider ve dünya bir gün durur sorgulama yaptıran en güzel eserlerden diyebilirim. Keyifle okudum. Tavsiye ederim
Not : Cengiz Han'a Küsen Bulut kitabını okumadan bu romanın tamamını okumuş olmuyoruz bilginiz olsun .
Cengiz Aytmatov'un yine güzel bir eseri. Toprak ana kadar değil ama. Hatta ben okumadım ama Gün Olur Asra Bedel in de daha güzel olduğunu duyuyorum.
Sistem eleştirisi yaptığı bir eser, ama sanki isyan vardı biraz yaşlanmayi kabul edemeyen bir insanin isyanı.. başkahramanlarimizdan birisi at idi. Yani o eleştiri ve isyan çoğu zaman Gülsarı üzerinden yapılıyor..Kitap geriye giderek anlatılıyor en sonda ilk sayfalara geri dönüş yapılıyor.
Cengiz Aytmatov okuyun,okutun
Başlamadan önce...
~ Okuduğumuz her kitap bize farklı dünyaların kapısını aralattırır, farklı yerlere ve farklı zamanlara ışınlar bizi. Farklı insanlar, farklı kültürlerle tanışır, yeni bilgiler edinme şansına sahip oluruz kitaplarda. Aynı zamanda şu
Okuduğum için mutlu olduğum bir kitap daha.
Bu kitap hayatın kendisi bence. İçinde birden çok olaya yer verilmiş, hiç sıkmadan ilerleyen bir dile sahip. Yer yer gülüyorsunuz, yer yer de moraliniz bozuluyor, ki moral bozan kısım daha çok. Tıpkı hayat gibi işte. O kadar yalın bir anlatımı var ki, zorlamadan gözünüzde beliriveriyor betimlemeler, olaylar. Kahramanların hisleri size kolayca geçiyor. Yazar ile geç tanıştım ama dili bana çok hitap etti. Kesinlikle diğer kitaplarını da okuyacağım.
Kalemine sağlık.