Günaydın okumak için erken uyananlar.
Günaydın hafta sonu da olsa çalışanlar.
Günaydın sınavlara çalışmak için kalkanlar.
Ve günaydın her ne sebeple olursa olsun uyanmış ve bu mesajı okuyanlar.
Mutlu, huzurlu, sağlıklı, bol kitaplı bir hafta sonu geçirmeniz dileğiyle.
Farkında değil misiniz?
Hepimiz hayat boyu kendi zindanlarımızı oluşturuyor sonra oluşturduğumuz zindanlara kendimizi mahkûm ediyoruz.
En acısı da bütün emeklerimizin bu zindanı inşa etmeye gitmesi...
"Hakikat şu ki, hepimiz kendi yarattığımız zindanda yaşamaya mahkûm edildik." (s. 248)
Hiç düşündünüz mü ne için
Bir kadını diz kapaklarından öpmekten ala şiire rastlamadım henüz, üvercinka hariç.
Çünkü bi kadını diz kapaklarından öpmek; “bugüne dek tüm düşmüşlüklerinden, yaralarından, kanından, izinden, acından öpüyorum, şifa niyetine.” demektir bi nevi.
“Çok düştüm, parçalandım, örselendim, öp de geçsin” diyemeyen bi kadının sessizliğini duymaktır.
“Seni anlamak için harflere ihtiyacım yok, ruhunla ruhum aynı lisanı hissediyor” diyebilmektir.
“Yanaklarından, dudaklarından, alnından, belki omuzlarından, avuçlarından öpmek aşkın yaradılışında var ama diz kapakların da sevdaya dahil” demektir aynı zamanda. O kadını çaresizliğinden ve bir o kadar da gücünden öpmektir. Düşmüşlüğü kadar ayağa kalkmışlığından öpüp onu onore etmektir.
Önünde diz çökmektir. Saygıdır : kudretine, sabrına, sarsılmışlığına, sancılarıyla baş edebilecek kadar dayanıklı oluşuna ve de… kırılmak yerine bükülmeyi öğrenebilişine hayran olmaktır...
Gunaydin..
saygıyı hak etmeniz için "insan" olmanız yeterli,
kimliğiniz ya da kim olduğunuz değil.
Ve "insan" olmak,
insani değerleri taşımaktır,
insan suretine sahip olmak değil. (@)
Rusya’da en yüksek not 5’iken, bir çocuğun boş kağıt verse bile alabileceği en düşük not 2’imiş. Bu uygulamadan yeni haberdar olan biri şaşkınlıkla Moskova Üniversitesi’ndeki Dr. Theoder Medraev’e sormuş “boş kağıt veren bir öğrenciye neden “0” yerine “2” veriyoruz, niye öğrencilere adil davranmıyoruz” diye.
Medraev bu soruyu “her sabah 7’de soğuk havalarda bile kalkıp okula gelen, tüm dersleri takip eden, toplu taşıma ile sınava saatinde yetişen ve soruları cevaplayamasa bile en azından sınava giren, başka bir hayat yaşayabilecekken okumayı seçen birine nasıl “0” verebiliriz” diyerek cevaplamış.
Biz demiş, sadece sınavdaki sorunun cevabını bilmiyor diye hiçbir öğrenciye “0” veremeyiz. En azından insan olduğu ve denediği için o öğrencilere de saygı göstermeliyiz.