BAE Savunma Bakanlığı Genelkurmay Başkanlığı, Gazze'nin kuzeyine 17. hava insani yardım operasyonu "İyilik Kuşları" yapıldığını duyurdu.
Reklam
"Hayal etmekte zorlanıyorum doğrusu. Çünkü bu onların her şeyi ifade etmek için kullandıkları ve en rahat ettikleri dil de olsa, yine de bütün insanlar farklı nesneler için tamamen farklı tanımlar kullanırlar."
Tansu Çiller Başbakan'dı. Genelkurmay Başkanı'nın görev süresinin 1 yıl daha uzatılması için en çok didinen oydu. Gelgelelim Doğan Güreş'in herşeyden önce yaş sınırından emekli olması gerekiyordu. Yüksek Askeri Şura, yasalara göre Doğan Güreş'i yaş sınırından emekli etmek zorundaydı. Yaş sınırından emekliliği önleyecek hiç bir yasa yoktu.. Öyleyse herşeyden önce Yüksek Askeri Şura'ya gitmemeliydi bu iş. Yasaya göre terfi, tayin, süre uzatma işlerini yürüten Yüksek Askeri Şura, Başkent'te yalnız barış zamanında görev yapmak üzere kurulmuştu. Yüksek Askeri Şura'nın devreden çıktığı tek durum savaş haliydi. Savaş halinde Şura'nın tüm yetkileri yasa uyarınca tek başına Genelkurmay Başkanı'na geçiyordu. Öyleyse Doğan Güreş'in görevde kalabilmesi ancak savaş hali ilanı ile gerçekleşebilirdi.(...) Demek ki, Genelkurmay Başkanı Doğan Güreş'in görev süresini 1 yıl daha uzatıp yaş sınırından emekli olmasını önleyecek bir yol vardı: Savaş hali iları! Evet ama durup dururken de savaş hali ilan edilemezdi. Bir olay olmalıydı ki savaş hali ilanı sözkonusu olabilsin. İşte tam bu noktada, Refah Partisi'ni Atatürkçü ilan edip Genelkurmay'ın Refah Partisi'ni desteklediğini duyuran yayınlar yapmakta olan Yeni Günaydın gazetesi, 10 Mayıs 1994 günlü sayısında -ki bugünlerde Doğan Güreş'in görev süresi uzatılmaya çalışılıyordu- baş sayfadan bir kaç ay sonra Türk-Yunan Savaşı çıkacağını duyuruyordu.
Reklam
Günaydın. İnsanın hayallerinin, varmak istediği yolun bütünüyle anlaşılması ne mümkün. Anladığını söyleyenler, en yakınımız olsa da kafa sallayıp geçiyor bazen. Ege Soley, "Ne kadar yan yana olursak olalım, bu hayatta hepimizin yolu sadece kendine." der. Dünyaya yalnız geldik sevgili okur. Ağır ama gerçek. Yolumuza bakacağız demek... Var olun.
Günaydın. Zamanın vicdansızlığı ne bela şey. Alıp götürüveriyor her şeyi. Güzel ya da çirkin. Unutulmaz ya da geçici. Fark etmiyor hiç. Serhan Ergin, "Gelmedin. Kayboldun, yok oldun. Bulamadım seni. Yıllar geçti. Fotoğrafın bile yoktu bende, zamanla yüzün silinmeye başladı belleğimde." der ve ekler: "Zaman geçtiği her şeyi un ufak ediyor, biliyorsun." Zamana karşı koyulmuyor sevgili okur. Var olun.
Günaydın. Ne çok hayranı var şu dünyanın. Hep kazanmak hep başarmak hep ileriye gitmek hep bilmem ne. İnsanın bazen alın bütün dünyayı başınıza çalın diyesi gelir, bilirsiniz. Ülkü Tamer, "Yenilirsem yenilirim, ne çıkar yenilmekten?" der. Ne diyelim sevgili okur. Yensinler, yesinler; bu hırslar bu kötülükler bize ırak olsun. Var olun.
Günaydın. Haldun Taner bir kitabında soruyor: "Saadet bu ömrün neresinde?" sonra bir başka kitabında yanıtlıyor sorusunu: "İnsan önemli dostlarım. Her şeyden önce insan." Evvela temiz bir vicdanımız olacak sevgili okur. Temiz, kullanılmamış, vicdanlı insanlarla bir aile, temiz vicdanlı bir ülke, temiz vicdanlı bir dünya... Saadet bu umudun içinde gizli olacak. Hayal mi? Zaman gösterecek. Var olun.
Reklam
Herkese günaydın HAYİRLİ CUMALAR
Günaydın
“Taşındığım her yerde çiçek açacağım. Çünkü bahar benim içimde.” Umarım ekildiğimiz topraklar bizi hep yeşertir.
Yanlış anlamak için tetikte bekleyene kendini doğru anlatamazsın, bırak bazıları yanlış anlasın, herkese kendini anlatmaya çalışma.
Yataktan değil de mezardan kalkmış gibi hissediyorum günaydın
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.