Yeni bir günden herkese günaydın.
Günaydın
Sen gülünce Gün cumartesi olur , Bir kuş havalanır gökyüzüne...
Özdemir Asaf
Özdemir Asaf
Reklam
GÜNAYDIN :))
Sabahları dilimde akşamdan kalma buruk bir tat , gönlümde kırgınlık , ruhumda sıkıntıyla uyanıyorum .
⚡️🇹🇷İstanbul Havalimanı, 5 yılda 4'üncü kez dünyanın en iyi havalimanı seçildi
"Günaydın yüce kâhin" diye karşılık vermişler. "Umarım güzel bir gün olur." Az sonra veliahtların kaderleri hakkında ipuçları verecek yılanları sevgiyle okşamış kâhinler. "Günler zaten güzeldir prensim" demişler kâhinler. "Çirkin olan bizim hislerimiz."
Reklam
" Bana göre, hayat bir dizi rastlantı ve bizim o rastlantılarla birlikte nasıl varolduğumuz ya da olmadığımız. Önce günaydın, sonra biraz haz, biraz acı, biraz aşk, biraz hayal kırıklığı, biraz sıcaklık, biraz yalnızlık, biraz boyun eğme, biraz başkaldırı ve ardından iyi geceler"
Sayfa 176Kitabı okudu
Günaydın demeden güne başlayanı eşekler kovalasın.
18 Mart Çanakkale Zaferi
Bir milletin yoklukta destan yazdığı, Torunlarının gururlanıp gelecek nesillere anlatamadığı ve öğretmekten aciz olduğu, Yüce Türk Milletinin övünç vesikası. “18 MART ÇANAKKALE ZAFERİMİZ KUTLU OLSUN.”
"Çevremize ve kendimize yönelik genel algımız, her birimizin içinde yaşadığı dünyaları yaratır. "İki genç balık yan yana yüzerlerken karşı taraftan yüzerek gelen yaşlı bir balığa rastlamışlar. Yaşlı balık onları başıyla selamlayıp 'Günaydın çocuklar. Su nasıl bugün?' diye sormuş" demişti David Poster Wallace, 2005 yılında mezun olan bir grup üniversite öğrencisine. "İki genç balık bir süre daha yüzmeye devam etmişler, sonunda biri başını çevirip öbürüne bakmış ve 'Su da neymiş be yahu?' demiş.""
Sayfa 299Kitabı okudu
Reklam
Bana göre, hayat bir dizi rastlantı ve bizim oraslantılarla birlikte nasıl varolduğumuz ya da olmadığımız. Önce günaydın, sonra biraz haz, biraz acı, biraz aşk, biraz hayal kırıklığı, biraz sıcaklık, biraz yalnızlık, biraz boyun eğme, biraz başkaldırı ve ardından iyi geceler.
Sayfa 162Kitabı okudu
Yaşar Kemal'in mizahı:))
O sıralarda Günaydın gazetesinde Killing adında bir çizgi roman çıkıyordu her gün tefrika halinde. Çizgi romanın kahramanı Killing, iskelet maskesi ve kıyafeti giyen bir tipti. İçeri giren gazeteler neredeyse reklamlarına kadar satır satır okunduğu için Killing de pek popüler olmuştu aramızda. O günlerde Yaşar Kemal'in İnce Memed 226 adlı kitabı yeni çıkmıştı piyasaya. İnce Memed'in devamı olduğu için arkadaşlardan bazıları kendi aralarında "İnce Memed de pehlivan tefrikası gibi olmuş': gibisinden espriler yapıyorlardı. Bir ziyaretçi gününde Yaşar Kemal yine bir teneke peyniri yüklenip gelmişti ziyaretimize. Pencereden onu gören Metin Eşrefoğlu pencerenin parmaklıklarına tırmanıp "Yaşar abi, Yaşar abii! İnce Memed, Killing'e karşıyı ne zaman yazıyorsun?" diye sormaz mı bağırarak. Bunu duyan Yaşar Kemal bütün doğallığıyla "Hassiktir lan ordan! Maymun gibi tırmanmışsın pencereye. Sana mı soracağım!" diye kalayı basınca bu diyaloğu duyan ziyaretçiler olsun biz tutuklular olsun kahkahayı basmıştık hep birlikte.
Çok mu zor ya?
Ben erkek olsaydim gerçekten bi erkek olurdum ya… sorun mu var çözerim, kalp mi kirdim al çiçek, çok mu üzdüm aşağıdayım in, regl mi oldun al çikolata, bugün cok güzel olmuşsun, günaydın, iyi geceler, rahatsız olduysan siliyorum kizi.
Ama bizi sonsuzlukta tutacak bir şey olmalı Bir gürültü hiç tükenmeyen anlam Iki kere iki dört eder'in kesinliğiyle Bir pas lekesi gibi işleyipte çıkmayan Saklı bir fosil olsa da bir şey olmalı.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.