Bir gün sabah vakti kapıyı çalsam,
Uykudan uyandırsam seni:
Ki, sisler daha kalkmamıştır Haliç'ten.
Vapur düdükleri ötmektedir.
Etraf alacakaranlık,
Köprü açıktır henüz.
Bir gün sabah sabah kapıyı çalsam.
Yolculuğum uzun sürmüş oldukça,
Gece demir köprülerden geçmiştir tren.
Dağ başında beş on haneli köyler,
Telgraf direkleri yollar
Hadi uyan sevgilim,
Seni bekleyen biri var bak burada.
Bu sonbaharlı günlerde üşüyen,
Ruhu kışı yaşayan biri var.
Gel de ısıt yüreğimi...
Yazım ol ...
Güneş açtır, gözlerimde...
Ruhuma dokun ısıt beni,
Bekliyorum.
Hadi uyan sevgilim...
Nunu♡
Bir gün sabah vakti kapıyı çalsam,
Uykudan uyandırsam seni:
Ki, daha sisler kalkmamıştır Haliçten.
Vapur düdükleri ötmededir.
Etraf alacakaranlık,
Köprü açıktır henüz.
Bir gün sabah sabah kapıyı çalsam…
Elimi yastığa attım yine sen yoksun...
Oysa hayalimdeki seni hep hissettim ben yanımda.
Tekrar rüyalara dalsam ,
Geri gelirmisin yanıma ?
Ruhum sana doymadı ki daha
Gözlerimi açmak istemiyorum...
Hadi sevgilim biraz daha takılalım
Bugün pazar unutma...
Nunu♡
İlk gençliğinde bu romanı okuduğunda beğenmiş ama bu kitabın niçin gençler arasında bir intihar salgınına yol açtığını anlayamamıştı.Oysa şimdi anlıyordu. Demek ki romanın derin anlamını kavramak için sırılsıklam aşık olmak gerekiyordu.Artık kendisi o durumdaydı. Günün ve gecenin her anında Nadia vardı. Okulda ders verirken onu düşünüyor, keman çalarken onun yüzünü hayal ediyor, her gece yatağa "İyi geceler sevgilim" diyerek giriyor ,sabah "Günaydın Nadia "diye kalkıyor , onsuz geçen her anını güçlükle katlanılması gereken kayıp saatler olarak görüyordu.
Bir gün sabah vakti kapıyı çalsam,
Uykudan uyandırsam seni:
Ki, daha sisler kalkmamıştır Haliçten.
Vapur düdükleri ötmededir.
Etraf alacakaranlık,
Köprü açıktır henüz.
Bir gün sabah sabah kapıyı çalsam…
Sevgilim benim seni özleyişim ete kemiğe büründü; dillendi konuşuyor, karşımda oturuyor, uyurken üzerimi örtüyor, uyandığımda bana günaydın diyor bir kahve yapsam karşılıklı içeceğiz, neyin var diyecek bana. Kırk kere sarıldım yokluğuna, her gece, kırk kere haberin yok senin.
Bir ufka vardık ki artık
Yalnız değiliz sevgilim.
Gerçi gece uzun,
Gece karanlık
Ama bütün korkulardan uzak.
Bir sevdadır böylesine yaşamak,
Tek başına
Ölüme bir soluk kala,
Tek başına
Zindanda yatarken bile,
Asla yalnız kalmamak
"Bir gün sabah sabah kapıyı vursam,
-Kim o ? dersin uykulu sesinle içerden.
Saçların dağınıktır, mahmursundur.
Kimbilir ne güzel görünürsün sevgilim,
Bir gün sabah vakti kapıyı çalsam,
Uykudan uyandırsam seni,
Ki, daha sisler kalkmamıştır Haliç’ten.
Fabrika düdükleri ötmededir."
Kaptırıp gitme kendini, gidenin arkasından.
Değer gördüğün kadar değer ver ki değmeyecek insanlar üzmesin seni. Gittiğinizde ardınızdan gelen birisi yoksa, siz zaten çoktan terk edilmişsinizdir...
Günaydın Sızım, Songül Ünsal'ın kaleminden okuduğum ilk eseri. Yazarın üslubunu sevdim, sade ve yalın bir dilde yazılmış naif bir kitap. Yormadan, sıkmadan, bir çırpıda okunan çerezlik kitaplardan. Okuyan herkes kendinden bir şeyler bulacaktır. Keyifle okudum. Tavsiye ederim. Seni sevince anladım sevmenin sevincini. İçimdeki tüm kelebekleri avuçlarına bırakıyorum sevgilim... Sessizliğimiz çok şeyi anlatsın bize mesela. #Huzur#Kahve#Kitap#