Bölüm 4
Yazıhanelerden birinde iri yarı bir adam, oturmuş, bekliyordu. Yüzü babacandı, iyilikseverdi, gözleri dostça parlıyordu. Herkese günaydınlar yağdıran, el sıkmayı hiç aksatmayan, bütün fıkraları bilmesine karşın sık sık hüzün denizlerine dalabilen bir adamdı bu.
Günaydınlar :)
Susmak istiyorum, susmak bugün. Susmak... Hiçbir üzüntü duymadan.
Reklam
Gülsüz günaydınlar süngü Bahar gelmez bir çiçekle Buğday der ki: -Ben tutsağım; Ya çuvalda, ya elekte, Hoyrat elene elene.
Sayfa 68 - Nar Yayınları
Günaydınlar 1 k dan vazgecemeyenler:))
Her seferinde burasını biraz daha seviyor ve beğeniyordu."
Günaydınlar rojbash
Açlıktan ölmek üzere bulunan bir köpeği kurtarırsanız, sizi ısırmayacaktır. İnsan ile köpek arasındaki tek fark budur."
Aynen, beceremediğimizden değil :)
Uykularımızdan uyanıp birbirimizi öptüğümüz geceleri unutalım mı? Sabahları günaydınlar dediğimizi, böylece günlerin aydınlandığını... Neşelenelim diye sağa sola bıraktığımız notları... İkimiz de kendi sorunlarımızla boğuşurken başımızı çevirip birbirimizi gördüğümüz anda sakinleştiğimiz zamanlar vardı mesela, bir tebessümle dünya umurumuzun dışında kalırdı. İştahım biraz açılsın diye gülen surat şekli verdiğin kahvaltılar hazırlardın bana. İştahın biraz kapansın diye tatsız tuzsuz yemekler yapardım ben, beceremediğimden değil yani, o konuyu netleştirelim yeri gelmişken.
Sayfa 125Kitabı okudu
Reklam
808 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.