Günaydınnnn️
Mutlu haftalar hepinize dostlar
Her ay Hermann Hesse okumamızda Haziran kitabımız Knulp`du.
Hesse`nin kendisinde birşeyler katıp yarattığı Knulp karakteri; belirli bir yere bağlı kalmayı sevmeyen ve yaşamını yollarda geçiren bir göçebe. Kibarlığı, centilmenliği, yakışıklılığı, iyi kalpli, dost canlı ve sevecen olması gittiği her yerde bir dost edinmesini sağlıyor ve sıkıştığı anlarda da bu dostları yardımına koşuyor.
Kitap boyunca anlam veremediğim şey şuydu: Bir göçebeyi neden konu etmiş Hesse? Ulaşmak istediği nokta nedir? Neyse ki kitabın sonunda cevaplarımı aldım ve daha çok sevdim kitabı.
Geçmişte yaşadıklarımızı değiştirme şansımız olsa da şimdimiz değişmeyebilir çünkü bazen bugünümüzü bizim karakterimiz belirler.
Toplumda kendine yer bulamayan insanlar belki de bizim açmadığımız yerlerin sahibidir. Az öteye gidersek yanımıza oturacak bir çok hayat dolu insan olacaktır.
Kitabı sevdim ve tavsiyemdir
.
Mutlu günler ve haftalar hepinize️
Selam ve dua ile
Öncelikle şunu söyleyebilirim zor bir kitap emek isteyen, okurken size hayata karşı mide bulantısı yaşatan bir kitap.... Bu kitap sizi bunalıma sokmak, birinin dertlerini kusuşunu görmek isteyenler için…Ama öyle bir kitap ki dibe vurmuş bir yazarın kendi içi dünyasını, hem eleştirel hem de mizahi olarak ele alabilmiş. Dostoyevski'nin bu kitabı yazarken içinde bulunduğu bunalımı baskıyı her satırında hissedebilir. Çoğu satırında kendi yaşamınızın bir yansımasını görebilirsiniz. Belki de sırf bu yüzden bu kitap bize bu kadar yakındır. Yalnızlık her satırına ilmek ilmek dokunmuştur.
Kitapta iki bölüm bulunmakta birinci bölümde yazar kendi iç karmaşasını, insanlara bakış açısını bazen edebi bazen mizahi bir dille bizlere sunmuştur. İkinci bölümde ise yazar bir olayı birçok açıdan bizim gözlerimizin önüne sermiştir. Ayrıca bireyin varoluşsal sorunlarını inceleyen bir eser. Varoluşsal kitaplara bir başladınız mı bu kitaplar sizi bırakmaz peşimizi… Sürekli kendinize ifade demediğiniz duyguları o kitaplarda okuyup içinizi rahatlatmak istersiniz. Bu kitaplar bu yazarlar bizim için ayna görevi görürler.
Kitap Yeraltı Edebiyatına ilgi duyan herkesin başucuna koyması gereken bir eser. Yeraltından Notları okuduktan sonra Engin Günaydın’ın oynadığı ‘Yeraltı’ filminin de izlenmesini tavsiye ediyorum.
Günaydınnnn. Polisiye kitapları çok sevmeme rağmen; kalemiyle bu kitapta tanıştığım (evet doğru duydunuz ilk kez okudum)Agatha Christie’nin Poriot Araştırıyor kitabının yorumuyla sizlerleyim.
Kitap, ünlü dedektif Hercule Poirot’un arkadaşı Binbaşı Hasting’in ağzından anlatılan 11 kısa hikayeden oluşuyor. Her hikaye, dedektifin üstün zekası yani onun deyimiyle ‘küçük gri hücreleri’ sayesinde kolayca çözülüyor. Ama maalesef, polisiye kitap okurken hissettiğim heyecanı hissedemedim. Belki bu kitapla başlamam benim için dezavantaj oldu. Sherlock Holmes kitaplarını çok seven biri olarak kitapları birbirine çok benzettim ve Sherlock okurken duyduğum heyecanı bulamadım. Ama yazarın diğer kitaplarının çok iyi olduğunu ve kısa hikayelerden oluşmadığını öğrendiğim için okumaya devam edeceğim. Birçok kişi sevdiğine göre elbet vardır bir bildikleri.
Günaydınnn
#kitapyorumu
Polisiye ve bilim kurgu ile harmanlanmış bu kitap Şubat ayının okuduğum 9. kitabı oldu.
2079 yılında değerli madenlerin çıkarıldığı, yeni keşfedilen bir gezegende işlenen bir cinayet... Bu cinayeti çözmesi için görevlendirilen dünyalı dedektif Mortimer ve yardımcısı Scott, kendilerine düzenlenen suikastlardan kurtulup cinayeti çözebilecekler mi dersiniz?
Cinayet üzerine cinayet, beklenmedik birçok olay...
Peki katil kim?
🪐 @kumranyayinlari ndan çıkan @maliyazan1 in yazdığı #ms2079 kitabını @pinarinkitapbahcesi önderliğinde okuduk.
🪐 Bir sonraki yorumda görüşünceye kadar kitapla kalın.
128 syf.
8/10 puan verdi
Tezer Özlü'den okuduğum ilk kitap
Günaydıınnn yüreğinde güzelliği ve insanlığını kaybetmeyen insanlara..
Çok önceden okuduğum bu kitabı bir kez daha gözden geçirdim ve bir inceleme yazayım dedim :) Şimdiden iyi okumalar.
Yazar başlangıçta çok doğru yerlere parmak basmış. Fakat ilerleyen sayfalarda arka fonda Schubert’in Ave Maria’sı, Chopin’in Funeral March’ına yerini bıraktı. O
·
Not rated
Günaydınnn Sürpriz sonlu hikayeleri sever misiniz? Ben çok severim ... Bugün sizlere çocuklar için hazırlanmış bir o kadar keyif verici ve çocukların bakış açıklarını değiştirecek ,mizahi bir kurgu eşliğinde farkli düşünmeye sevk eden bir kitap ile geldim ...
.
.Moderatörlüğünü @kitapkokusu_ve_ben arkadaşımın üstlendiği @ikieylulyayinevi den çıkan @karaboga_tolga yazarımızın kaleminden #çölsultanı #zeynepleokuyorum diyerek #okudumbitti
.
.Karakterimiz Şemo ; Roza adlı eşeği , Mavi adlı kuşu ve babası ile birlikte çölde uzun bir yolculuğa çıkar. Bu yolculukta Şemo'yu bugune kadar dinledigimiz ,okuduğumuz çocuk masallarında ki karakterler ziyaret ederek misafir olur ve sohbet ederler... Peki her zaman alışıla gelmiş bildiğimiz masalların karakterleri anlatılan kadar masumlar mıydı? Gelin hep birlikte, çocuklarımız ile masallarda ki karakterlerin ve Semo"nun düşündürücü birazcıkta felsefi olarak okuru kötü karakter, iyi karakter olarak analiz etmeye bardağın dolu tarafından , boş tarafından degil de bu sefer bardağın biraz gerisinden bos veya dolu olduguna bakalim ✏
